Her 5 karaciğer kanseri vakasından 3'ünün önlenebileceği bulundu

Her 5 karaciğer kanseri vakasından 3'ünün önlenebileceği bulundu
Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit
A- A+ Paylaş

Yeni vakalar yıllık yüzde 2 ila yüzde 5 oranında azaltılabilirse, 2050 yılına kadar 17 milyon yeni vaka önlenebilir ve 15 milyon hayat kurtarılabilir. Karaciğer kanseri dünya genelinde artışta ancak uzmanlara göre bu durum engellenebilir.

Karaciğer kanseri üzerine çalışan uzmanlar tarafından yapılan yeni analiz, dünya çapındaki karaciğer kanseri vakalarının beşte üçünün önlenebilir risk faktörleriyle ilişkili olduğunu ortaya koydu.

Bu risk faktörleri arasında viral hepatit, alkol kullanımı ve giderek daha yaygın hâle gelen ancak genellikle göz ardı edilen bir tehdit olan obeziteye bağlı karaciğer hastalıkları yer alıyor.

Acil müdahale olmaması halinde, 2022 yılında 870 bin olan karaciğer kanseri vakalarının 2050'ye kadar neredeyse iki katına çıkarak 1,52 milyona ulaşması, yıllık ölüm sayısının ise 760 binden 1,37 milyona çıkması bekleniyor.

Ancak uzmanlara göre, hedefe yönelik önleme stratejileri ve politika reformlarıyla milyonlarca hayat kurtarılabilir.

Araştırmayı yapan The Lancet komisyonunun başkanı olan Çin Fudan Üniversitesi'nden Prof. Jian Zhou, "Karaciğer kanseri, tedavisi en zor kanserlerden biri. Beş yıllık sağkalım oranı yüzde 5 ile yüzde 30 arasında değişiyor," diyor.

"Eğer acil önlem alınmazsa, önümüzdeki çeyrek yüzyılda vaka ve ölüm sayısında neredeyse iki kat artış görebiliriz."

Risk haritası değişiyor

Geçmişte ağırlıklı olarak hepatit enfeksiyonları ve yoğun alkol kullanımıyla ilişkilendirilen karaciğer kanseri, artık giderek daha fazla Metabolik İşlev Bozukluğuna Bağlı Yağlı Karaciğer Hastalığı (MASLD) nedeniyle ortaya çıkıyor. Bu hastalık, daha önce 'alkole bağlı olmayan yağlı karaciğer hastalığı' olarak biliniyordu.

Avrupa Karaciğer Hastaları Derneği’nden (ELPA) Beatrice Credi’ye göre MASLD, Avrupa’da yetişkinlerin yüzde 25’ine kadarını etkileyen yaygın bir karaciğer rahatsızlığı.

Credi “Bu risk faktörleri yaygın olsa da uygun müdahalelerle çoğu önlenebilir ya da kontrol altına alınabilir. Eğitim ve kamu sağlığı kampanyaları burada kritik rol oynuyor,” diyor.

MASLD’nin daha şiddetli formu olan MASH (Metabolik işlev bozukluğuna bağlı steatohepatit), bugün karaciğer kanserinin en hızlı artan nedeni durumunda.

The Lancet komisyonu, MASH kaynaklı karaciğer kanserinin 2022'de yüzde 8 olan oranının 2050'ye kadar yüzde 11'e çıkarak yüzde 35 artacağını öngörüyor.

Alkolle ilişkili vakalarda da hafif bir artış bekleniyor. Öte yandan, hepatit B ve C kaynaklı kanser vakalarının aşı programları ve tedavi olanaklarındaki gelişmeler sayesinde hafif bir düşüş göstermesi bekleniyor.

Özellikle yüksek gelirli ülkelerde artan obezite oranları nedeniyle tablo daha da endişe verici hâle geliyor.

ABD’de 2040 yılına kadar MASLD’nin yetişkin nüfusun yarısından fazlasını etkileyebileceği öngörülüyor.

Baylor Tıp Fakültesi Dr. Hashem El-Serag “Eskiden karaciğer kanserinin sadece hepatit ya da alkolle ilişkili olduğu düşünülürdü. Ama artık obezite ve karaciğerde yağ birikimi giderek daha belirleyici risk faktörleri haline geliyor,” dedi.

15 milyon hayat kurtarılabilir

The Lancet komisyonu, tüm bu karamsar tabloya rağmen önleme potansiyelinin büyük bir umut sunduğunu vurguluyor.

Yeni vakalar yıllık yüzde 2 ila yüzde 5 oranında azaltılabilirse, 2050 yılına kadar 17 milyon yeni vaka önlenebilir ve 15 milyon hayat kurtarılabilir.

Bunu başarmak için küresel düzeyde çok yönlü bir strateji gerekiyor:

* Hepatit B aşılarının yaygınlaştırılması,

* Tüm yetişkinler için evrensel hepatit taramaları,

* Obezite ve alkol tüketimiyle mücadele,

* Gıda ve içecek politikalarında reformlar,

* Vergilendirme ve uyarı etiketleri,

* Erken teşhis ve halk sağlığı eğitimi gibi adımlar.

Hong Kong Çin Üniversitesi'nden Stephen Chan bu adımlarla ilgili “Karaciğer kanseri vakalarının üçte ikisi önlenebilir risklerle bağlantılı. Bu durum, ülkelerin hedefe yönelik stratejilerle milyonlarca hayat kurtarma fırsatı olduğunu gösteriyor,” diyor.

Avrupa’da önleme öne çıkıyor

Avrupa’da politika yapıcılar da önlemeye odaklanıyor.

AB'nin “Kanseri Yenme Planı”, 2030 yılına kadar çocuklarda hepatit B aşılamasında yüzde 95 kapsama oranına ulaşmayı ve hamile kadınların taranmasını hedefliyor.

Bu plan, daha sağlıklı yaşam biçimlerini teşvik ediyor ve alkol, tütün, obezite ve diyabet gibi bilinen risk faktörlerine maruziyeti azaltmayı amaçlıyor.

Ancak ELPA’dan Beatrice Credi, bu mücadelede “ticari çıkarların” da hedef alınması gerektiğini söylüyor: “Alkol, sağlıksız gıdalar ve tütün ürünlerinden kâr eden sektörler, karaciğer kanseri risk faktörlerinin oluşmasında büyük rol oynuyor. Politikacılar halk sağlığını öncelik haline getirmeli.”

Credi’ye göre, bu ticari etkileri düzenlemeye yönelik politikalar AB çapında hâlâ yetersiz ve tutarsız; yalnızca şekerli içeceklere uygulanan vergiler bu konuda istisna oluşturuyor.

Sadece önleme yetmez: Erken tanı ve destek de şart

Giderek daha fazla kişi karaciğer kanseriyle yaşamını sürdürürken, The Lancet komisyonu daha iyi tedaviye, erken teşhise ve hasta destek sistemlerine acil ihtiyaç olduğunu vurguluyor. özellikle Afrika ve Asya gibi sağlık sistemlerinin yetersiz olduğu bölgelerde.

Prof. Valérie Paradis ise “Karaciğer kanseri diğer kanser türlerine göre daha zor tedavi edilir. Ancak risk faktörlerinin belirgin olması, özgün önleme stratejileri geliştirmenin önünü açar,” diyor.

KAYNAK: Euronews.com

Bir yanıt yazın

Yanıt yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.