Euronews Türkçe'ye konuşan Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, Silivri açıklarında gerçekleşen depremin 'uyarı' niteliği taşıdığını belirtti. İstanbul'da meydana gelebilecek büyük bir depremde en az 340.000 binanın ciddi hasar alabileceğini vurguladı.
İstanbul'da Çarşamba günü saat 12.50 civarında çevre illerde de hissedilen iki deprem meydana geldi.
İçişleri Bakanlığı'na bağlı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ilk depremin büyüklüğünü 6,2 olarak açıkladı. Birkaç dakika sonra gerçekleşen artçı seviyesindeki ikinci depremin ise 4,4 büyüklüğünde gerçekleştiği belirtildi.
İlk depremin merkezinin İstanbul Silivri'nin 23 kilometre açıkları ve 6,9 kilometre derinliğinde gerçekleştiği bildirilirken, ikinci deprem de Büyükçekmece'ye 14,74 kilometre açıklıkta ve benzer şekilde 7 kilometre derinlikte meydana geldi.
Afet yönetimi uzmanı Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, fay hattı tartışmalarını bir kenara bırakıp depremin ciddiyetinin kavranması gerektiğini ve gerçekleşen depremin 'uyarı' niteliği taşıdığını ifade etti.
"Bu iki de bir hatırlatıyor kendini. Ama millet hâlâ durumun ciddiyetinin farkında değil. Bu uyarıları da anlamıyoruz. Depremin bizi nasıl etkileyeceğini düşünmüyoruz. Hâlâ fay hattı konuşuyoruz. Faya etki edecek halimiz yok. Depreme hazır olup olmamakla ilgili dertlenmiyoruz," değerlendirmesini yaptı.
İstanbul'daki eski yapı stoğuna dikkat çeken ve kentsel dönüşüm vurgusu yapan Kadıoğlu, "Yani kentsel dönüşümde vatandaş hâlâ küçük hesaplar peşinde. Deprem 'Buradayım, hazır mısın?' diye soruyor. En önce binanın sağlamlığı ile başlamamız gerekiyor. Devlet kentsel dönüşüm için teşvikler veriyor ama millet çok küçük metrekare hesapları yapıyor. Yani ölmeyi bekliyormuş gibi bir halimiz var," dedi.
En az 340.000 binaya, 34 milyon arama kurtarma gerekecek
İstanbul'da gerçekleşebilecek büyük bir depremde en az 340.000 binanın büyük hasar alabileceğini ifade eden Kadıoğlu, "Yani ciddi bir arama kurtarmaya ihtiyaç duyacak seviyede yaklaşık 340 bin binanın İstanbul'da hasar alması bekleniyor. En az 340 bin binanın yıkıldığı bir afeti de yönetemezsiniz. 340 bin binanın zarar gördüğü bir yerde 34 milyon arama kurtarmaya ihtiyaç var. Öyle bir durumda burada arama kurtarma yapmak da zor. Yıkılacağız ve bir şey yapamayacağız ve bu bizim beceriksizliğimizden değil. O afetin çok büyük olmasından kaynaklanacak," değerlendirmesini yaptı.
İstanbul ve çevresindeki fay hatlarının tartışılmasının zaman kaybı olduğunu ifade eden Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, "Biz afetin kendisiyle uğraşıyoruz. Türkiye'nin en büyük problemi afet ile afet yönetimini ayıramamak. Fay başka bir uzmanlık, afet yönetimi, halkın afeti hazırlandığı başka bir uzmanlık. Ama maalesef faylarda takılıp kalıyoruz. 'Şu kadar fay hattı var, bu faylar oradan, buradan geçiyor' diyerek zaman kaybediyoruz," diye konuştu.
Artçı depremler sürüyor
Depremin ardından 4,9 ve 4,2 büyüklüğünde artçılar geldi. Artçı depremlerin sürmesi bekleniyor. AFAD'dan, ''Deprem sonrası bölgedeki hasarlı yapılara kesinlikle girmeyin,'' uyarısı geldi. İstanbul Valiliği'nden de benzer bir uyarı geldi.
Deprem sonrasında internetin yavaşladığı ve bazı telefon operatörlerinin zaman zaman çekmediği gözlendi.
Yerlikaya: Taramalara başlandı
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ekiplerin sahada taramalara başladığını bildirdi: "İstanbul Marmara Denizi Silivri’de 6,2 büyüklüğünde bir deprem meydana gelmiştir. Çevre illerden de hissedilen depremle ilgili olarak, AFAD ve ilgili kurumlarımızın tüm ekipleri saha taramalarına başlamıştır. Depremden etkilenen vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum. Allah ülkemizi ve milletimizi afetlerden korusun."
6,2'lik deprem öncesi 12:04'te aynı bölgede 4 büyüklüğünde bir deprem olmuştu. Bu deprem sonrası yer bilimci Profesör Naci Görür, ''Deprem Kumburgaz Fay zonunda. Bu fay kilitli bir fay, enerji biriktiriyor. Zaman zaman da küçük depremler yapıyor. Yeri anlamlı, dikkatli olmak lazım. Kumburgaz Fayı yükleniyor,'' demişti.