CHP Lideri Özel'den Manavgat'ta rüşvet açıklaması: "Görüntüler iç açıcı değil"

CHP Lideri Özel'den Manavgat'ta rüşvet açıklaması:
Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit
A- A+ Paylaş

CHP lideri Özgür Özel, Halk TV canlı yayınına konuk oldu. Gündeme, partisi ve kendisine yönelik soruşturmaları değerlendiren Özel, Antalya'da Manavgat Belediyesi'ne yönelik yürütülen rüşvet soruşturmasına dair açıklamalarda da bulundu. Soruşturma kapsamında CHP'li Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara'nın da bulunduğu 28 kişi gözaltına alınmıştı.

"KAYNAR SULAR BAŞIMDAN DÖKÜLDÜ"

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Manavgat Belediyesi'ndeki operasyona ilişkin basına yansıyan görüntüleri kastederek, "Görüntüleri gördüm, kaynar sular başımdan döküldü. Bir yerde yolsuzluk, hırsızlık varsa karşısında en başta bizim durmamız lazım. Biz temiz, namuslu siyaseti savunan bir partiyiz" ifadesini kullandı.

"BİR ÇÜRÜK ELMANIN BÜTÜN SEPETİ BERBAT ETMESİNE İZİN VERMEYİZ"

Özel şunları söyledi:

"Manavgat aslında turnusol kağıdı. Görüntüleri gördüm, kaynar sular başımdan döküldü. O görüntüler montaj falan çıkarsa arkadaşın arkasında dururuz. O görüntüler gerçekse Allah onun bin kere cezasını versin. Bu parti, Cumhuriyetin ikinci yüzyılında, tarihin en kritik seçimlerinden bir tanesine giderken, bütün belediyeleri kazanmış ve belediyeleri iyi yönetirsek bize ülkenin anahtarını verecekler, bu dönemde böyle bir işe kalkışıp da kendisinin, ailesinin namusunu düşünmeyip de partinin geleceğiyle oynayacak bir hareket yapan birini affetmek mümkün değil. İki muhakkik görevlendirdim. Birtakım bilgiler var, iç açıcı değil ama çok erken bir şey söylemek doğru değil. Para alma iddiası var gibi duruyor. Öyle bir şey olduysa, CHP ile bir saniye ilgisini bırakmayız. Bir yerde yolsuzluk, hırsızlık varsa karşısında en başta bizim durmamız lazım. Biz temiz, namuslu siyaseti savunan bir partiyiz. Biz bu işlerden uzak dururuz. Belediye başkanlarımızın çok büyük bir kısmının bu konuda son derece titiz olduğunu da görüyorum. Bir tane çürük elmanın bütün sepeti berbat etmesine izin veremeyiz. Senin hırsızın kötüdür, benim hırsızım iyidir diyecek bir parti değiliz. Hırsızlık varsa sonuna kadar karşısındayız. İmamoğlu'na atılan iftiranın tarihin en büyük kara çalması olduğunu bildiğimiz için onun namusuna kefil oluyoruz, arkasında duruyoruz.

Halk TV | CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Halk TV canlı yayınında ;;

"İNSAN GERÇEKTEN YAŞANANLARDAN SONRA İNSANLIĞINDAN UTANIYOR"

Bugün ilk duruşması görülen Bolu Kartalkaya'daki Grand Kartal Oteli faciasına ilişkin değerlendirmelerle konuşmasına başlayan CHP lideri Özgür Özel şunları dile getirdi:

"Bu mahkemede yargılanması gerekenler burada yok. Olmamalarının sebebi de bakanın izin vermiyor oluşu. İdare Mahkemesi'ne başvurulacak, ümit ediyorum mahkeme bakanın idari kararını bozacak.

Kapıda yazıyor, Turizm Bakanlığının denetimine tabidir diye. Turizm Bakanı, geçen hafta 50 metrelik yatıyla misafir ağırlıyordu. Olacak iş değil. Aileler çok tepkili. Kızını ve torununu kaybetmiş bir Manisalı hemşehrimle beraber oturduk.

İnsan gerçekten yaşananlardan sonra insanlığından utanıyor. Yargılanması gereken herkesin yargılanması için verilen mücadeleye destek vereceğiz. Sonunun Soma gibi olmaması için mücadele edeceğiz"

"BANA RAPORLANAN ÇOK BÜYÜK İHMAL OLDUĞU"

Pençe Kilit Harekatı bölgesinde yaşamını yitiren Nuri Melih Bozkurt'un naaşının aranma çalışmasında 19 askerin metan gazından zehirlenmesi ve 12'sinin yaşamını yitirmesine yönelik de değerlendirme yapan Özel, şunları kaydetti:

"Bana raporlanan çok büyük ihmal olduğu, Meclis zemininde bu işin soruşturulması için girişimlerde bulunacağız"

"Terörsüz Türkiye mi dersiniz bir sürecin içinde Türkiye. PKK'ya operasyon yapılmıyor. İki sene önce bir üsteğmenimiz şehit olmuş, hastane olarak kullanılan bir mağarada bulunduğu ve orada defnedildiği düşünülüyor. Onu bulmak için gidiyorlar.

Şehidin naaşına erişmek çok önemli bir şey. Bu işi en iyi bilenlerin orada olması lazım. Bir kişinin maskelerle, ölçüm cihazlarıyla girmesi gerekirdi. 19 kişi birden hep beraber girmişler. Devlete emanet 19 civciv ölse hesabını sorarsın. Koskoca devletsin.

19 aslan parçası gidiyor, 12'si şehit oldu. Kahredici bir şey. Tahkikat yapılması önemli. Böyle bir devirde bu kadar tecrübeli bir ordu nasıl böyle bir hata yaptı. Boşu boşuna... Bir sürü başka ihtimal söyleniyor. Biz devletin yaptığı resmi açıklama ile bağlıyız.

Meclis zemininde bu işin soruşturulması için girişimlerde bulunacağız cenazeler kalktıktan sonra. Bana raporlanan çok büyük bir ihmal olduğu. Kimse nasıl olduğuna anlam veremiyor. Bunun enine boyuna soruşturulup sorumluların cezalandırılması lazım.”

"BILIYORLAR Kİ PAZARTESIYE BIRAKSALAR AKIN GÜRLEK AÇACAK"

CHP lideri Özel kendisine yönelik soruşturmayla ilgili soruya ise şöyle yanıt verdi:

“Burada benim memnuniyet duyduğum kısım şu, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı telaşlarından pazar akşamı soruşturma açtı. Biliyorlar ki pazartesiye bıraksalar Akın Gürlek açacak İstanbul'dan. Akın Gürlek'in yetkisinde değil.

Dokunulmazlığımızı kaldırırlarsa bedeline katlanır, bunun da maliyeti olur. Pek çok maliyete katlanırlar. Bütün dünyanın gözünün önünde ana muhalefet partisine, yerel seçimleri kazanmış partiye... Millet bize yetkiyi verip de belediyeleri yönet, sen birinci parti oldun dediyse...

Onlar, 'Bu normalleşme CHP'ye yarıyor, bunu bozalım' dediler. Teğmenlerle başladılar, Akın Gürlek'i atayarak savaş ilan ettiler bize. Belediye Başkanım Ahmet Özer 251 gündür tutuklu, 10 belediye meclis üyem kent uzlaşısı nedeniyle tutuklu.

Bizimkiler içeride yatacak, diğer yandan bir süreç süreci yürüyüp gidecek. Erdoğan'a demişler ki, 'Anketlerde CHP 1'inci parti, normalleşme onlara yarıyor'. Erdoğan, 'Bitirmeyin, bitirtin' diyor.

"YENİ FAZA GEÇTİLER, BİZİM DE YENİ FAZA GEÇMEMİZ LAZIM"

Perşembe günü belediye başkanlarımızla toplanacağız. Partinin yetkili organlarında, il başkanlarımızla, milletvekili grubumuzla ne yapmalıyızı konuşuyoruz. En sonunda bir MYK yaparak bir yol haritası belirleyeceğiz. Yeni faza geçtiler, bizim de yeni faza geçmemiz lazım. Stratejik kararlar, yeni tavırlar, biraz vadeli ama etkili kararlar olabilir.

Cumhuriyet Halk Partisi kararlı mücadelesinden geri adım atmayacak. Söz alan herkes, 'Millet bizden razı, üyeler bizden razı. Verilen mücadeleden herkes memnun, millet bizi anlıyor' diyor. Ben partinin hem tabanının bu kadar konsolide olduğu hem de seçmeninin oyunu bu kadar helal ettiği bir dönemi hiç yaşamadım.

CHP'nin ortaya koyduğu bu mücadele hattı milletten takdir görüyor. Ocak ayına kadar il başkanlarının talepleriyle mitingler doldu. İl başkanları kendi ilinde miting yapılması için birbirleriyle mücadele ediyor. Üye ve şehir, CHP'nin 19 Mart darbesine direnen eylemlerini çağırıyor. Bu bir eylemlilik ve o eyleme dahil olmak istiyor. Tarihte o eylemin bir yerinde yer almak istiyor.

"TAYYİP BEY'İN YAKLAŞIMI ŞANTAJ VE TEHDİT IÇERİYOR"

Erdoğan bana diyor ki, 'Ekrem'i bırak, sokaklardan çekil, Ankara merkezli siyaset yap, partinin başında otur.' Bir yanda tehdit var, gezersen partinin başında kalamazsın diyor.

Bırak dediği adamın arkasında 15,5 milyon insanın 23 Mart Pazar günü kullanılmış oyu var. 15,5 milyon insan bir darbeye karşı irade koymuş. Türkiye'nin bütün sokaklarında bir şey oluyordu. Bu vakitten sonra kim bırakıyor Ekrem'i. Böyle bir şey mümkün değil. Bugün Ekrem İmamoğlu'na sırtını dönen millete sırtını döner. Artık milletin adayı.

Tayyip Bey'in yaklaşımı şantaj ve tehdit içeriyor. Bu yaptığı çağrı, siyasi ahlaklı bir çağrı değil. Partiyi bölmeye, İmamoğlu ile beni ayırmaya, partinin önceki genel başkanıyla beni karşı karşıya getirecek cümleler kuruyor.

Yüzde 30'ların altına, yüzde 29'lara düşmüş, kendi partisini bir yere getiremiyor, bizim partinin içini karıştırmaya çalışıyor. Ben o oyuna gelir miyim. O oyuna geldiğin anda Tayyip Erdoğan o dakika kazanır. Son seçimin galibi biziz, şimdi ben seçildim kardeş, ne olacak. Saygı duyacaksın. Saygı duymuyor, saldırıya geçiyor, sorun burada.

"MÜMKÜN OLDUĞU KADAR PARTİYİ TARTIŞMAYA BAKACAKLAR"

Kurultay davası sonuç değil süreç odaklı bir davadır. 4-9 Eylül kuruluş haftamız. 4-9 Eylül arası bu sene belki Program Kurultayımız olur. 4-9 Eylül arası önceki genel başkanlarımızla, önceki milletvekillerimizle, partinin seçilmişleriyle hem geleceği hem geçmişi konuştuğumuz kuruluş haftası planlıyoruz.

8 Eylül'e alınan dava bir hafta öne de alınabilir, bir hafta ileri de alınabilir. O hafta olmasın, ayıp bir şey yani. Yüksek Seçim Kurulu'nun kararı kesindir seçim hukukunda. Bundan sonra bir partinin YSK'nın kesinleştirdiği seçimine başka bir şey yapıp, kayyım, butlan yapmaya kalkarsan hiçbir seçim kesinleşmez.

Bir meczubu bulursun, bir ifadeyi verirsin, bir mahkemeye davayı açtırırsın her seçim tartışmalı hale gelir. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YSK'nın temyiz mercii gibi çalışması doğru değil. Mümkün olduğu kadar o işi uzatmaya ve partiyi tartıştırmaya bakacaklar.

"CEZALANDIRILAN ADIYAMAN'DIR"

Abdurrahman her siyasiye nasip olmayacak bir güven kazanmış Adıyaman'da. Abdurrahman bu iftiracıyla çalışmamış. İspatlanamıyor. 24 bin TL benden para istediler diyor, verdiğinin kanıtı da yok. Bununla Abdurrahman'ı gözaltına alıyorlar. Benim demek istediğim şu: Zulmediyorlar. Her biri pırlanta gibi arkadaşım. Yarın tutuklasınlar Abdurrahman Tutdere'yi, AK Partili bir siyasetçi gezsin Adıyaman'ı, bakalım ne diyecekler. Adana'yı cezalandırıyorsun, Adıyaman'ı cezalandırıyorsun. Cezalandırılan Adıyaman'dır."

Bir yanıt yazın

Yanıt yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.