Hindistan ve Pakistan askeri güç karşılaştırması!

Hindistan ve Pakistan askeri güç karşılaştırması!
Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit
A- A+ Paylaş

Hindistan ve Pakistan arasında 78 yıldır sorunun çözülemediği Keşmir bölgesinde gerilim en üst seviyeye yükseldi. 1947'deki bölünmeden bu yana üç savaş yaşayan iki ülke, yeniden savaşın eşiğine geldi. Peki askeri açıdan Hindistan mı yoksa Pakistan mı daha üstün? İşte iki nükleer gücün, rakam rakam karşılaştırılması...

Güney Asya'da uzun süredir çatışma halinde olan iki komşu ülke Hindistan ve Pakistan, 1947'deki bölünmeden bu yana üç savaş yaşadı.

Nükleer caydırıcılık ve bölgesel üstünlük hedefleyen iki ülke bu süre zarfında askeri kapasitelerini modernize etmeye ve genişletmeye devam etti.

Hindistan'ın, 78 yıldır sorunun çözülemediği Keşmir bölgesindeki Pakistan'a ait Azad Keşmir'e düzenlediği saldırı ile bugün iki ülke yeniden savaşın eşiğine geldi.

Pahalgam'da gerçekleşen terör saldırısı sonrası zirveye ulaşan gerilimin ardından tüm dünya Hindistan ve Pakistan arasındaki askeri güç dengesini merak eder oldu.

Askeri açıdan hangi ülke daha üstün? İşte rakamlarla Hindistan ve Pakistan arasındaki askeri güç dengesi.

HİNDİSTAN-PAKİSTAN ARASINDAKİ GÜÇ DENGESİ

Toplam nüfusu 1,4 milyar kişi olan Hindistan'ın, Nisan ayı itibariyle savunma bütçesine harcadığı miktar 81.1 milyar dolar oldu. 252 milyon nüfuslu Pakistan'da ise bu rakam 10 milyar dolar olarak hesaplandı.

Stratejik Araştırmalar Enstitüsü (IISS) raporuna göre, Hindistan'ın, nükleer başlıklı füze sayısı 180 iken Pakistan'da bu sayı 170.

Hindistan'ın, yedek asker sayısı 1 milyon 200 bin kişi olmak üzere toplamda 1 milyon 475 bin 750 kişilik aktif personeli bulunuyor. Pakistan ise  550 bini yedek asker olmak üzere toplamda 660 bin kişilik aktif askeri personel kapasitesine sahip.

Su-30MKI, Rafale, Mirage 2000, Tejas, AWACS ve hava yakıt ikmal uçakları ile dikkat çeken Hindistan Hava Kuvvetleri, toplamda 1.437 adet uçağı envanterinde bulunduruyor. Hindistan Hava Kuvvetleri'nde ayrıca, 995 helikopter hizmet veriyor.

Pakistan Hava Kuvvetleri envanterinde ise JF-17 Thunder (Pakistan-Çin ortak yapımı), F-16, Mirage III/V savaş uçakları yer alıyor. Toplamda 812 uçağı bulunan Pakistan Hava Kuvvetleri, Bayraktar TB2, Wing Loong II gibi SİHA'lar ve yükseltilmiş hava savunma sistemleri dikkat çekiyor. Pakistan Hava Kuvvetleri'nde ayrıca, 322 helikopter bulunuyor.

4 bin 201 ana muharebe tankı bulunan Hindistan ordusuna, 11 bin 225 top, obüs ve roketatar atabilen aracı ve 7 bin 74 zırhlı aracı kara kuvvetlerine destek veriyor. Pakistan'da ise, 2 bin 627 ana muharebe tankına 4 bin 619 top, obüs ve roketatar atabilen aracı bulunuyor. Pakistan Kara Kuvvetleri'ne, 6 bin 137 zırhlı araç destek veriyor.

Hindistan Deniz Kuvvetleri'nde; 2 uçak gemisi, 18 denizaltı, 13 destroyer, 14 fırkateyn ve 18 korveti bulunuyor.

Pakistan Deniz Kuvvetleri'nde; 8 denizaltı, 9 fırkateyn, 9 korvet ve 3 adet mayın gemisi yer alıyor.

HİNDİSTAN'IN NÜKLEER GEÇMİŞİ

Hindistan, nükleer programını 1948 yılında Atom Enerjisi Komisyonu'nu kurarak başlattı. İlk nükleer reaktörü olan Apsara'yı 1956'da işletmeye aldı. 1974'te "Smiling Buddha" (Gülen Buda) adıyla ilk nükleer testini gerçekleştirdi. Bu test, "barışçıl nükleer patlama" olarak tanımlansa da askeri amaçlı olduğu biliniyordu.

Hindistan, Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Antlaşması (NPT)'yi imzalamayı reddetti. 1998'de Pokhran-II testleri kapsamında 5 yeraltı nükleer deneme yaparak resmen nükleer silah devleti statüsünü ilan etti.

PAKİSTAN'IN NÜKLEER GEÇMİŞİ

Pakistan, 1971'deki Hindistan savaşında yaşadığı yenilgi ve Bangladeş'in bağımsızlığını kazanmasının ardından nükleer silah geliştirme kararı aldı. Ülkenin nükleer programının mimarı olarak kabul edilen Dr. Abdül Kadir Han, Hollanda'dan uranyum zenginleştirme teknolojisini transfer ederek programın hızlanmasını sağladı. 1980'lerde ABD, Sovyetler Birliği'ne karşı verdiği mücadelede Pakistan'ı müttefik olarak gördüğü için nükleer programını kasıtlı olarak görmezden geldi.

Pakistan, Hindistan'ın Mayıs 1998'de gerçekleştirdiği Pokhran-II nükleer testlerine karşılık olarak 28 Mayıs 1998'de Chagai-I ve 30 Mayıs 1998'de Chagai-II nükleer denemelerini yaptı. Bu süreçte toplam 6 nükleer test gerçekleştiren Pakistan, resmen nükleer güç statüsünü elde etti.

İKİ ÜLKE ARASINDAKİ NÜKLEER FARKLAR VE KRİZLER

Hindistan "ilk kullanmama" politikası ile herhangi bir nükleer saldırıya karşı nükleer misillemeyi garanti altına alıyor. Pakistan ise Hindistan'ın konvansiyonel askeri üstünlüğünü dengelemek için "ilk kullanım" doktrinini benimsiyor.

1999 yılında patlak veren Kargil Savaşı'nda, Pakistan destekli militanların sızma girişimlerine Hindistan'ın sert askeri müdahalesi bölgede nükleer gerilimi tırmandırdı. 2001-2002 yıllarında yaşanan Parlaklık Operasyonu sırasında iki ülke sınırında tam savaş eşiğine gelindi. 2019'daki Pulwama Krizi'nde ise Hindistan'ın Pakistan topraklarına düzenlediği hava saldırısı nükleer riski yeniden gündeme getirdi.

Hindistan, 2008 yılında ABD ile imzaladığı nükleer işbirliği anlaşması sayesinde özel bir statü kazandı. Pakistan ise Abdül Kadir Han'ın adıyla anılan nükleer teknoloji kaçakçılığı skandalı nedeniyle uluslararası arenada yoğun eleştirilere maruz kaldı.

Bir yanıt yazın

Yanıt yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.