Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel hakkında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek'e yönelik sözleri nedeniyle re'sen soruşturma başlatıldı.
Başsavcılıktan yapılan açıklamada Özel hakkında; Gürlek için sarf ettiği sözlerden dolayı "yargı görevi yapanı görevini yapmasını engellemek amacıyla tehdit" ve "kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret" suçlarından soruşturma başlatıldığı bildirildi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, X hesabından yaptığı açıklamada, "Yargıya tehdit, hukuk devletine açık saldırıdır" ifadelerini kullandı.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, 4 Haziran'da partisinin İstanbul Gaziosmanpaşa'daki mitinginde, Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Hakan Bahçetepe'nin de aralarında olduğu CHP'li 5 belediye başkanının İBB soruşturması kapsamında tutuklanması üzerinden İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek'e sert tepki göstermişti.
Gürlek'e hitaben, "Akın, sert kayaya çarptın oğlum" diyen Özel, "Sabrımızın sonundayız" ifadesini kullandıktan sonra sözlerini şöyle sürdürmüştü:
"Gelirim, darmadağın ederim, aklını başına topla. Efendi gibi geliyoruz, eylemimizi yapıyoruz, dağılıyoruz ama tepemin tasını attırma, dağılmamak üzere toplanırız."
İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek, son yıllarda önemli siyasi davalardaki kararları ve yürüttüğü soruşturmalar ile gündemde.
Hâkim olduğu dönemde muhalif figürlerin yargılandığı davalarda verdiği cezalarla kamuoyunun dikkatini çeken Gürlek, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na atandıktan sonra da kritik soruşturmalara imza attı.
Bunların arasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanması ile Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ve menajer Ayşe Barım'ın tutuklanmasıyla sonuçlanan soruşturmalar da bulunuyor.
Gürlek, kendisi için "seyyar giyotin" yakıştırması yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel hakkında manevi tazminat davası açtı. Davada Özel'in Gürlek'e 480 bin Türk Lirası tazminat ödemesine karar verildi.
Gürlek'in karar ve soruşturmaları muhalefetin tepkisini çekerken, iktidar kanadı ise başsavcıya tam destek veriyor.
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Kimse yargı camiamıza parmak sallayamaz" derken, hükümete yakın medya ile sosyal medyada da Gürlek için "devlet düşmanlarının üzerine cesurca giden bir hukukçu" yorumları yapılıyor.
Peki Akın Gürlek'in bugüne kadar içinde yer aldığı yargı süreçleri hakkında neler biliniyor? Destekleyenler ve eleştirenler hakkında ne diyor?
Akın Gürlek kimdir?
Resmi biyografisine göre Gürlek, 1982, Nevşehir doğumlu.
2005'te Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden mezun olduktan sonra hâkim olarak farklı il ve ilçelerde çalıştı.
İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi ve 14. Ağır Ceza Mahkemesi başkanlığı görevlerini yürüttü.
2022'de Adalet Bakanlığı'na bakan yardımcısı olarak atandı.
Hakimler ve Savcılar Kurulu, 2 Ekim 2024'te Gürlek'i İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı olarak atadı.
Gürlek'in göreve başladıktan kısa süre sonra EKOL TV'ye "hayırlı olsun" ziyaretinde bulunması ve bünyesinde Sabah gazetesi ve A Haber kanalını da barındıran Turkuvaz Medya Grubu'nu ziyaret etmesi dikkat çekti.
Adliyede nasıl tanınıyor?
Geçmişte Gürlek'in mahkeme başkanı olduğu duruşmalara katılan bazı avukatlar, Gürlek'in "son derece sert bir tarzı olduğunu, duruşmalarda üslubunun keskin olduğunu, ne yapmak istediğini bilen bir görüntü verdiğini" aktarıyor.
BBC Türkçe'ye konuşan bu avukatlar, "Gürlek'in geçmişte zaman zaman savunma avukatlarıyla gerilim yaşadığını" söylüyor.
Avukatlar, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve Halkın Hukuk Bürosu (HHB) üyelerinin yargılandığı davanın duruşmalarından birinde tüm avukatların heyeti protesto ederek salondan çıktığını belirtiyor.
1982 doğumlu Akın Gürlek, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu
Geçmiş dönemlerde muhalif kesimlere yönelik soruşturmalarla gündeme gelen bazı savcılardan farklı olarak ise Gürlek'in medya önüne çıkmaktan uzak durduğunu belirtiyorlar.
BBC Türkçe, İstanbul Adliyesi'ne Gürlek'le mülakat talebi iletti.
Destekleyenler Gürlek hakkında ne diyor?
Son dönemde Gürlek'e yöneltilen eleştirilerin ardından başsavcıyı destekleyen açıklamalar da geldi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç 20 Ocak'ta, "İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen adli soruşturmalarla ilgili yargı mensuplarını açıkça hedef alan ve yargı sürecini etkilemeye yönelik açıklamalar asla kabul edilemez" dedi.
Aynı gün AKP Nevşehir Milletvekili Emre Çalışkan, "Hemşehrimiz Akın Gürlek'i hedef alan açıklamalar haddi aşan açıklamalardır" açıklamasını yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 23 Ocak'ta isim vermeden Gürlek'e destek çıktı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan 23 Ocak'ta isim vermeden Akın Gürlek'e destek çıktı.
Erdoğan, "Kanunun verdiği yetkiyle hukuksuzlukların peşine düşen yargı mensuplarını kimse tehdit edemez, mahkemeler üzerinde baskı kuramaz, yargı camiamıza parmak sallayamaz" dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir de "Akın Gürlek, ülkesine ve milletine sadakatle bağlı, toplumun huzuru ve refahı ile cumhuriyetimizin temel değerlerinin korunması konusunda gayretle çalışan bir hukuk insanıdır" ifadelerini kullandı.
Hükümete yakın medyada ve sosyal medya yorumlarında da Akın Gürlek için "terörle iltisaklı kişilerin ya da devlet düşmanlarının üzerine cesurca giden bir hukukçu olduğu" yorumları yapılıyor.
Dikkat çeken kararları hangileri?
Gürlek, hakim olduğu dönemde birçok önemli davada mahkeme başkanıydı.
ÇHD ve HHB üyesi avukatlar, DHKP-C üyesi olmakla suçlandıkları davada 2018 yılında tahliye edildiğinde mahkeme heyeti görevden alındı.
Davaya Akın Gürlek atandıktan sonra yeni heyet 2019'da avukatlara hapis cezaları verdi. Cezalar 2020'de Yargıtay tarafından onandı.
Ceza alan avukatlardan Ebru Timtik, adil yargılanma talebiyle girdiği açlık grevi sonucu aynı yıl hayatını kaybetti.
Akın Gürlek'in başkanı olduğu mahkeme heyeti, 2018 yılında eski Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'a "örgüt propagandası" suçlamasıyla 4 yıl 8 ay hapis cezası verdi.
Akın Gürlek'in başkanı olduğu mahkeme heyeti, 2018 yılında Selahattin Demirtaş'a "örgüt propagandası" suçlamasıyla dört yıl sekiz ay hapis cezası verdi.
2019 yılında Gürlek'in başkanı olduğu mahkeme, dönemin CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'nu sosyal medya paylaşımları nedeniyle hapis cezasına çarptırdı.
Bu kararla Kaftancıoğlu'nun "parti yöneticisi olmasına kısıtlama" getirildi.
Aynı yıl, Gürlek'in heyet başkanı olduğu mahkeme Sözcü gazetesi yazarları ve yöneticilerini "FETÖ'ye bilerek ve isteyerek yardım" suçundan çeşitli hapis cezalarına çarptırdı.
İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi'nde heyet başkanı iken Barış İçin Akademisyenler inisiyatifinin, "Bu suça ortak olmayacağız" başlıklı imza metniyle ilgili yargılama sürecinde de bulundu.
Bir akademisyen hakkında bir yıl üç ay hapis cezası yanında PKK tarafından öldürülen bir komiserin eşi ve ailesini ziyaret etmesi hükmü verdi.
CHP'nin eski İstanbul il başkanı Canan Kaftancıoğlu bazı sosyal medya paylaşımları nedeniyle yargılandığı davada toplam 9 yıl 8 ay 20 gün hapis cezasına çarptırıldı.
Akın Gürlek'in başında bulunduğu mahkeme 2020'de, gazeteci Can Dündar'ı "kaçak" ilan etti ve gayrimenkullerine el koyma kararı verdi.
Gürlek, eski Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Şebnem Korur Fincancı'ya "Bu suça ortak olmayacağız" bildirisini imzaladığı için "terör örgütü propagandası" suçundan 2,5 yıl hapis cezası verdi.
Gürlek geçmişte Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu'na ilişkin verdiği hak ihlali kararına karşı çıktı.
2020'de AYM milletvekilliği düşürülen Berberoğlu'nun seçilme ve siyasi faaliyette bulunma hakkının ihlal edildiğine karar verdi ve yerel mahkemeden yargılamanın durdurulmasını istedi.
Ancak Gürlek'in başkanı olduğu İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, AYM'yi yerindelik denetimi yapmakla suçlayarak kararı uygulamaya itiraz etti.
Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bu süreçte Gürlek için "Adaleti katleden adamın adı Akın Gürlek'tir, yeni Zekeriya Öz'dür" ifadesini kullandı.
Gürlek, bu ifade nedeniyle Kılıçdaroğlu'na 75 bin liralık tazminat davası açtı ancak davayı kaybetti.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı olduktan sonra neler yaşandı?
Akın Gürlek, Ekim 2024'te İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı olarak atandıktan kısa sonra dönemin Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer hakkında soruşturma başlatıldı.
Özer, 30 Ekim 2024'te "örgüt üyeliği" iddiasıyla tutuklanıp yerine kayyum atandı.
CHP lideri Özgür Özel, bu olaydan sonra başsavcı için "Akın Gürlek, seyyar giyotin, adaletin boynunu kesendir" ifadesini kullandı.
Özel, başka bir açıklamasında ise "Akın Gürlek, bu işleri yapacak başka bir elverişli emir eri bulunamadığı için bir telefonla 'Sen İstanbul'a lazımsın' denilip geldi, İstanbul'a başsavcı oldu" diye konuştu.
Bu açıklamaların ardından Özel hakkında Gürlek'e hakaret ettiği ve hedef gösterdiği gerekçesiyle soruşturma başlatıldı.
Ayrıca Özel'e, kendisi hakkında manevi tazminat davası açan Gürlek'e 480 bin Türk Lirası tazminat ödeme cezası verildi.
Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer 30 Ekim'de tutuklandı.
17 Ocak'ta İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından açılan yolsuzluk soruşturması kapsamında aralarında Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat'ın da bulunduğu 23 kişi tutuklandı.
CHP Gençlik Kolları, bunun üzerine sosyal medyada CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in Gürlek'e "seyyar giyotin" dediği bir video paylaştı.
Hakkında "kamu görevlisine hakaret ve terörle mücadele eden kişilere hedef göstermek" suçlamasıyla soruşturma başlatılan CHP Gençlik Kolları Başkanı Cem Aydın, 20 Ocak'ta sabahın erken saatlerinde evinden alınarak ifade vermeye götürüldü, daha sonra serbest bırakıldı.
İBB Başkanı İmamoğlu bu olay üzerine Akın Gürlek'e şöyle seslendi:
"Senin amacın milletin gözünü korkutmak. Başsavcı sana söylüyorum. Senin evlatlarını bile bu muamelelerden kurtarmak için seni yöneten aklı bu milletin zihninden söküp atacağız. Söküp atacağız ki senin evlatlarının kapısına kimse dayanmasın."
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, bu sözler üzerine Ekrem İmamoğlu hakkında Gürlek ve ailesini tehdit ettiği iddiasıyla soruşturma başlattı.
İmamoğlu "Konuşmamda tek kelime tehdit yok" dedi.
Akın Gürlek'le ilgili sözleri ardından Özgür Özel hakkında soruşturma başlatıldı.
Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hakkında soruşturma başlatıldıktan sonra 21 Ocak'ta tutuklandı.
Menajer Ayşe Barım, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından açılan Gezi Parkı soruşturması kapsamında 27 Ocak'ta tutuklandı.
Barım olaylarda rolü olduğu iddiasını reddetti.
Barım hakkında, sektörde tekelleşmeye neden olduğu iddialarına ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ayrıca bir soruşturma yürütülüyor.
Son olarak gazeteci Barış Pehlivan hakkında, İBB Başkanı İmamoğlu'nun hakkında suçlamalarda bulunduğu bilirkişi S.B. ile yaptığı telefon görüşmesini kaydedip yayınlaması nedeniyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldı.
Soruşturma kapsamında; Pehlivan, Halk TV program sunucusu Seda Selek ve Halk TV Sorumlu Müdürü Serhan Asker gözaltına alındı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında "resmi belgede sahtecilik" suçlamasıyla 22 Şubat 2025'te soruşturma başlattı. Bu, kamuoyunda diploma soruşturması olarak biliniyor.
İmamoğlu Diyarbakır'daki bir konuşmada
İmamoğlu'nun tutuklanması
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı 19 Mart'ta, Ekrem İmamoğlu'nun da aralarında bulunduğu 100'den fazla isim hakkında çeşitli suçlardan gözaltı kararı verildiğini açıkladı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamaya göre, İmamoğlu hem Terör Suçları Soruşturma Bürosu hem de Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından yürütülen iki ayrı soruşturma kapsamında gözaltına alındı.
Soruşturmalardan birinde İmamoğlu'nun da aralarında olduğu şüpheliler, "suç örgütü, irtikap, rüşvet, dolandırıcılık, ihaleye fesat karıştırmak" ile suçlanıyor.
"Kent uzlaşısı" kapsamında gerçekleştirilen diğer soruşturma kapsamında da gözaltı kararları verdi.
Daha sonra İmamoğlu, "yolsuzluk" soruşturması kapsamında tutuklandı, "terör" soruşturmasında ise serbest bırakıldı.
İBB'yhe yönelik soruşturmalar ise arka arkaya devam etti.
Soruşturmaların 31 Mayıs'ta başlayan beşinci dalgası kapsamında, gözaltına alınan 38 kişiden 22'si tutuklandı. Tutuklananlar arasında üçü İstanbul, ikisi Adana'dan beş ilçe belediye başkanı da bulunuyor.
Tutuklanan ilçe belediye başkanları; Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgül, Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Hakan Bahçetepe, Avcılar Belediye Başkanı Utku Caner Çaykara, Ceyhan Belediye Başkanı Kadir Aydar ve Seyhan Belediye Başkanı Oya Tekin.