Japonya'da nüfus krizi: Doğum oranları 16. kez üst üste düştü

Japonya'da nüfus krizi: Doğum oranları 16. kez üst üste düştü
Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit
A- A+ Paylaş

Yeni hükümet verilerine göre, Japonya'da yeni doğan bebek sayısı tahmin edilenden daha hızlı azalıyor ve yıllık doğum oranı geçen yıl yeniden rekor düşük seviyeye geriledi.

Sağlık Bakanlığı, 2024 yılında Japonya'da 686 bin 61 bebeğin doğduğunu, bu sayının bir önceki yıla göre yüzde 5,7 azaldığını ve kayıtların tutulmaya başlandığı 1899 yılından bu yana yeni doğan bebek sayısının ilk kez 700 bin'in altına düştüğünü açıkladı.

Bu düşüş 16. yılını geride bırakırken, savaş sonrası bebek patlamasının yaşandığı 1949 yılındaki 2,7 milyon doğumluk zirvenin yaklaşık dörtte birine denk geliyor.

Hızla yaşlanan ve nüfusu azalan bir ülkedeki bu veriler, savunma harcamalarını arttırmaya çalıştığı bir dönemde ekonominin sürdürülebilirliği ve ulusal güvenlik konusundaki endişeleri arttırıyor.

Japonya Başbakanı Şigeru Işiba, durumu "sessiz bir acil durum" olarak tanımladı.

Özellikle aile değerlerinin daha muhafazakar ve kadınlar için daha zor olduğu kırsal bölgelerde, evli çiftlerin iş ve ebeveynlik arasında denge kurmalarına yardımcı olacak daha esnek bir çalışma ortamını ve diğer önlemleri teşvik etme sözü verdi.

Doğu Asya'da düşen doğum oranları

Japonya, düşen doğum oranları ve yaşlanan nüfusla boğuşan bir dizi Doğu Asya ülkesinden biri. Örneğin Güney Kore ve Çin, aileleri daha fazla çocuk sahibi olmaya teşvik etmek için yıllardır mücadele ediyor.

Çarşamba günü de Vietnam, düşen doğum oranlarını durdurmak amacıyla aileleri iki çocukla sınırlayan onlarca yıllık yasaları yürürlükten kaldırdı.

Sağlık Bakanlığı'nın son verileri, Japonya'nın doğurganlık oranının (bir kadının yaşamı boyunca sahip olması beklenen ortalama bebek sayısı) da bir yıl önceki 1,2'den 2024'te 1,15'e düşerek yeni bir düşük seviyeye gerilediğini gösterdi.

Evlilik sayısı 485 bin 63 çiftle biraz artmış olsa da 1970'lerden bu yana yaşanan gerileme değişmedi.

Uzmanlar, hükümetin aldığı önlemlerin, evlenmeye isteksiz gençlerin sayısının artmasına yönelik olmadığını ve büyük ölçüde halihazırda evli olan çiftlere odaklandığını söylüyor.

Uzmanlar, genç neslin, kötü iş beklentileri, yüksek hayat pahalılığı ve kadınlara ve çalışan annelere ekstra yük getiren cinsiyete dayalı kurumsal kültür nedeniyle evlenme ya da çocuk sahibi olma konusunda giderek daha isteksiz hale geldiğini söylüyor.

Giderek artan sayıda kadın da evlenme konusundaki isteksizliklerinin bir nedeni olarak kocalarının soyadını alma baskısını gösteriyor. Japon yasalarına göre çiftler evlenmek için tek bir soyadı seçmek zorunda.

Japonya'nın yaklaşık 124 milyonluk nüfusunun 2070 yılına kadar 87 milyona düşeceği ve nüfusun yüzde 40'ının 65 yaşın üzerinde olacağı tahmin ediliyor.

Bir yanıt yazın

Yanıt yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.