Kalp krizi geçirerek hastaneye kaldırılan, DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder'in sağlık durumuna ilişkin hastaneden açıklama yapıldı.
Verilen bilgiye göre, dün gece 23.05 sıralarında kalbi durmuş şekilde hastaneye getirilen Önder'e iki kez kalp masajı yapıldı. Ardından önemli ameliyat süreci başladı.
"ÖLÜM RİSKİ SON DERECE YÜKSEK BİR AMELİYATTI"
Doktorları, bugün saat 12.00 itibarıyla verdiği bilgiye göre Önder'in sağlık durumu şöyle:
"Muhtemelen hem aort yırtılması hem kalp krizi yaşadı. Operasyon 12 saat sürdü, aort kapağı değiştirildi.
Şimdiye kadar gördüğümüz en zor durumlardan biriydi. Önder ölüm riski son derece yüksek bir ameliyat geçirdi. Kalbinin sağ kısmında kasılma yok.
En çok nörolojik tablosunu merak ediyoruz. Geldiğinden beri şuuru kapalıydı. Nörolojik durumuna ilişkin ilerleyen süreçte açıklama yapacağız.
Uzun vadeli konuşmak mümkün değil. Anlık verilerin takibini yapıyor, tedaviyi düzenliyoruz."
EVİNDE RAHATSIZLANDI
Önder, İstanbul'daki konutunda bulunduğu sırada rahatsızlanmıştı. Arkadaşlarının durumu bildirmesi üzerine, Önder dün gece ambulansla hastaneye kaldırılmıştı.
AMELİYATI 12 SAAT SÜRDÜ
Önder'in kardeşi Ali Fuat Önder, Sırrı Süreyya Önder'in ambulanstayken ve ameliyata alınırken iki kez kalbinin durduğunu ve müdahale edildiğini söylemişti.
İlk müdahalenin ardından aort damarında yırtık tespit edilen Önder, acilen ameliyata alınmıştı. Dün gece 23.35'te başlayan ameliyat yaklaşık 12 saat sürmüştü.
YOĞUN BAKIMA ALINDI
Önder ameliyat sonrasında yoğun bakıma alınmıştı. Hastaneden yapılan ilk açıklamada, Önder'in kalp dolaşım destek cihazına bağlı olduğu ifade edilmişti.
10 DAKİKA BOYUNCA KALP MASAJI YAPILDI
Hastanenin açıklamasında , Önder'e acil serviste 10 dakika süren kalp ve akciğer masajı yapıldığı anlatılarak, aort damarında yırtık tespiti yapıldığı ifade edildi.
"Takiben 23.05'te yeniden ritm bozukluğu olup nabız ve dolaşım durmuştur." denilen açıklamada, "Kalp masajı yapılarak hastamız acilen ameliyathaneye alınıp saat 23.35'te operasyon başlamıştır." ifadelerine yer verildi.
BY-PASS YAPILDI, AORT KAPAĞI DEĞİŞTİRİLDİ
Hastane açıklamasında, Önder'in kalbindeki sağ koroner damara by-pass işlemi yapıldığı, aort kapağının değiştirildiği ifade edildi.
Açıklama şöyle devam etti:
"Ancak bu kadar büyük bir disseksiyon ve kalbi besleyen sağ koroneri içermesi nedeniyle ameliyattaki tüm operasyon süreçlerinin başarılı olmasına rağmen kalbin sağ yarısı iyi kasılamamakta sol yarısı ise iyi kasılmaktadır.
12 saate yakın süren ameliyat sonrası hastamız sayın Önder ECMO (kalp dolaşım destek cihazı) eşliğinde yoğun bakım ünitemize alınmıştır. Hayati tehlikesi halen devam etmektedir."
AORT YIRTIĞI NE ANLAMA GELİYOR?
Aort vücudun en büyük, kalbin en önemli damarı. Aort yırtığı, damarın iç katmanlarındaki kanamanın olması anlamına geliyor. Aort ameliyatları, en riskli ameliyatlar arasında yer alıyor.
DEM PARTİ SÖZCÜSÜ: UMUTLA BEKLİYORUZ
Sırrı Süreyya Önder'in sağlık durumuna ilişkin son açıklama DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan'dan geldi.
Ameliyatın henüz bitmediğini belirten Doğan, "Doktorların sizlerle paylaştığı açıklamalar dışında yeni bir bilgi yok. Henüz ameliyat tamamlanmadı. Ameliyat bittikten sonra yoğun bakıma alınmasını bekliyoruz." açıklamasında bulundu.
Doğan, "Sırrı Süreyya Önder zor zamanların insanı. Yüreği zor zamanlara dayanmış, ağır olaylar görmüş geçirmiş bir insan. Bu zorlu ameliyattan da başarılı ve sağlıklı şekilde çıkacağına inanıyoruz. Beklentimiz, temennimiz, umudum bu yönde. Ameliyatın uzun süreceği bekleniyordu. Zor olması başarılı olmayacağı anlamına gelmiyor. Umutla bekliyoruz. İyi haberler vermeyi bekliyoruz." dedi.
Doğan "Siyasi partilerin temsilcileri, Sayın Cumhurbaşkanı bizzat yakından takip ediyor. İyi haberler vermek için dakikalar sayıyoruz." açıklamasında bulundu.
DEM PARTİ: SIRRI SÜREYYA ÖNDER'İN SAĞLIK DURUMU CİDDİ
DEM Parti'den dün gece yapılan ilk açıklamada, Önder'in aort damarında yırtık tespit edildiği bilgisi paylaşıldı. Ameliyata alınan Önder'in sağlık durumunun hastaneye götürüldüğü saatlerde ciddi olduğu belirtildi.
Partinin açıklamasında, "TBMM Başkanvekilimiz ve DEM Parti İmralı Heyeti Üyesi Sırrı Süreyya Önder, geçirdiği kalp rahatsızlığı sonucu 15 Nisan Salı günü saat 23.00 itibariyle İstanbul’da kaldırıldığı hastanede ameliyata alınmıştır. Aort damarında meydana gelen yırtılma nedeniyle yapılan cerrahi müdahale devam etmekte, Önder’in durumu ciddiyetini korumaktadır" denildi.
İstanbul Valisi Davut Gül, gece hastane önünde yaptığı açıklamada ameliyatın 7-8 saat sürmesinin beklendiğini belirtti. Gül, sabaha karşı doktorların açıklama yapacağını ifade etti.
DEM PARTİ EŞ GENEL BAŞKANLARI HASTANEYE GELDİ
Gelişme üzerine DEM Parti Eş Genel Başkanları Tuncer Bakırhan ve Tülay Hatimoğlu ile bir grup DEM Partili milletvekili İstanbul'a hareket etti. Tuncer Bakırhan, Tülay Hatimoğulları ve Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, Önder'in tedavi gördüğü hastaneye geldi.
Hatimoğulları, "Meclis Başkanvekili, DEM Parti milletvekilimiz ve aynı zamanda İmralı Heyeti üyemiz sevgili Sırrı Süreyya Önder, evinde geçirdiği kalp krizi sonrası çağrılan ambulansla ilk müdahalesi yapılarak hastaneye getirildi. Hastanede aort damarının yırtıldığı tespit edildi ve acilen ameliyata alındı. Saatlerdir ameliyatta; ameliyatın uzun süreceğini bekliyoruz. Doktorların bize verdiği bilgi bu yönde. Sağlık durumuyla ilgili yeni bilgiler geldikçe sizlerle paylaşacağız" dedi.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN BİLGİ ALDI
Sırrı Sürreyya Önder'in hastanede tedavi altına alınması siyasilerin de gündeminde.
Olayın hemen ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Valisi Davut Gül ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Erdoğan, Önder'in sağlık durumu hakkında Gül ve yetkililerden bilgi aldı.
CHP lideri Özgür Özel de Önder için bir geçmiş olsun mesajı yayımladı. Sırrı Süreyya Önder'in sağlık durumunu yakından takip ettiklerini söyleyen Özel, "Bir an önce sağlığına kavuşmasını, görevine dönmesini ve herkes için barışı savunmaya devam etmesini diliyorum." dedi.
Gül'den bilgi alan isimler arasında Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de vardı.
BAHÇELİ, BAKIRHAN'I ARADI
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan'ı da arayarak geçmiş olsun dileklerini iletti. Bahçeli aynı zamanda hastane yetkililerinden son duruma ilişkin bilgi aldı.
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu da Önder'e geçmiş olsun dileklerini iletti. Dervişoğlu, "Dünya görüşlerimizin farklı olup olmaması hiç önemli değil, farklı şeyler düşünebiliriz. Bu bizim insanı sorumluluklarımızı yerine getirmemizi engellemez. Bir kere daha kendisine geçmiş olsun diyor, acil şifalar diliyorum." dedi.
DEMİRTAŞ: SIRRI BEY SON ZİYARETİNDE FENALAŞTI
Edirne Cezaevi'nde tutuklu bulunan Selahattin Demirtaş'tan da Önder'in geçirdiği kalp krizi sonrası bir açıklama geldi.
Demirtaş kaleme aldığı mektupta, Önder'in son cezaevi ziyaretinde aniden fenalaştığını açıkladı.
"Cezaevi ziyaretindeydik. Sırrı Bey aniden fenalaştı, rengi beyazı kesti, kalbini tuttu." diyen Demirtşa, "Telaşlandık, oburlar, ambulans çağırmaya yeltendi, izin vermedi. Koridora çıkıp biraz hava aldı." ifadelerini kullandı.
Önder'in o gün gerçekleşen ziyaret sonrasında, "Yüreğimiz elimizde barış için geziyoruz." dediğini anımsatan Demirtaş, "Gerçekten öyleydi. Kürt-Türk herkes bilmeli ki; Türk halkının bu koca yürekli evladı barış için bilinenin de ötesinde çok çalıştı, çok emek verdi, asla çirkinlik yapmadı, ucuz düşünmedi." dedi.
SİYASİLERDEN GEÇMİŞ OLSUN MESAJLARI
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş: TBMM Başkanvekilimiz Sırrı Süreyya Önder’e, geçirdiği rahatsızlık nedeniyle geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Tedavisi hassasiyetle sürdürülen Sayın Önder’in sağlık durumunu yakından takip ediyor, kendisine acil şifalar diliyorum.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz: TBMM Başkanvekili ve İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder'e yaşadığı sağlık sorunları nedeniyle geçmiş olsun dileklerimi iletiyor, acil şifalar diliyorum.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik: TBMM Başkanvekili ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Sn Sırrı Süreyya Önder’e geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Acil şifalar diliyoruz.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç: TBMM Başkanvekili ve İstanbul Milletvekili Sayın Sırrı Süreyya Önder’e geçirdiği rahatsızlık nedeniyle geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Kendisine Rabbimden acil şifalar diliyorum.
AK Parti Şanlıurfa Milletvekili ve eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ: Geçirdiği kalp krizi nedeniyle hastanede tedavisi süren İstanbul milletvekili ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkan Vekili Sırrı Süreyya Önder’e geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Rabbim, Şâfî ismi şerifiyle şifâ versin,inşallah.
Sırrı Süreyya Önder kimdir?
Sırrı Süreyya Önder, kendi anlatımıyla 1962'de Adıyaman'da kentteki birkaç sosyalist aileden birinin çocuğu olarak dünyaya geldi. Türkmen bir ailenin mensubuydu.
Sekiz yaşındayken kaybettiği babası, TİP Adıyaman örgütünün kurucularındandı.
Dayısı ise Said-i Nursi'nin talebesiydi. Babası öldükten sonra Risale-i Nur derslerine gitti.
Babasından kalan bazı edebiyat kitaplarını bulup okumaya başlamasıyla sosyalist fikirlere yöneldi.
"Çözüm sürecinin" önemli aktörlerinden biri, konuşmalarında Said-i Nursi'den alıntılar yapan bir sosyalist, hayatının bir bölümünde kamyon şoförlüğü yapmış bir sinemacı, TBMM Genel Kurulu gibi ciddi ortamlarda espri yapabilen bir siyasetçi…
Sırrı Süreyya Önder, son yıllarda Türkiye siyasetinin gördüğü en kendine has, en renkli isimlerden.
Seveni de çok, sevmeyeni de.
Ama özellikle "çözüm süreci" olarak tanımlanan dönemde dostunun da düşmanının da önemsemeye başladığı bir isim.
Türkiye İşçi Partili (TİP) baba, Said-i Nursi talebesi dayı...
Önder'in kendine has tarzının köklerinde, içinde doğup büyüdüğü koşulları ve ailesini görmek mümkün.
Risale-i Nur dersleri
Sırrı Süreyya Önder, kendi anlatımıyla 1962'de kentteki birkaç sosyalist aileden birinin çocuğu olarak dünyaya geldi. Babası, TİP Adıyaman örgütünün kurucularındandı.
Dayısı ise Said-i Nursi'nin talebesiydi. 8 yaşındayken babası öldüğünde Risale-i Nur derslerine gitti.
O, çevresindeki hemen hemen herkesin ana dilinin Kürtçe olduğu Adıyaman'da Türkmen bir ailenin mensubuydu.
İlerideki röportajlarında Kürtler arasında Türkçe diliyle derin bir ilişki kuramamasının kendisinin Kürt Sorunu'na bakışını etkileyeceğini söyleyecekti.
Anlattığına göre, orta öğretim yıllarında, babasından kalan bazı edebiyat kitaplarını bulup okumaya başlamasıyla sosyalist fikirlere yöneldi.
Gençliğinde devrimci, sosyalist gruplar içinde yer aldı.
1978 yılında Adıyaman Lisesi'nde öğrenciyken Maraş Katliamı'nı protesto için düzenlenen gösteriye katıldığı için tutuklandı. Bu ilk tutuklanması olacaktı.
Cezaevinde geçen gençlik yılları
Liseyi bitirdikten sonra Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'ni kazanıp başkentin yolunu tuttu.
Burada devrimci siyaset içinde yer almaya devam etti.
12 Eylül darbesi olduğunda, 18 yaşındaydı.
19 yaşında siyasi çalışmalarından dolayı gözaltına alındı, işkence gördü ve Mamak Cezaevi'ne gönderildi.
7 yıl hapis yattı.
Cezaevinden sonra değişmiş bir Türkiye'de dışarı çıktı.
İstanbul'a giderek kamyon şoförlüğü dahil çeşitli işlerde çalıştı. Bir dönem yurtdışında da çalıştı.
Sinema ve yazarlıkla tanınması
8 yaşında babasını kaybettikten sonra kentin tek fotoğrafçısında çırak olarak çalışmaya başlaması, fotoğrafçılık ve dolaylı olarak sinemaya adım atmasını sağlamıştı.
Sinemaya, okumaya, yazmaya ilgisi hep büyüktü. Cezaevi sonrasındaki döneminde de bir yandan farklı işlerde çalışırken bir yandan ise sinema ve yazarlığa ilgisini sürdürdü.
Bu dönemde edebi metinler kaleme aldı. Barış Pirhasan'ın senaryo kursuna katıldıktan sonra senaryo yazarlığına yoğunlaştı.
2006'da "Beynelmilel" filminin senaryosunu yazdı ve ortak yönetmenlerinden oldu.
Önder'in hayatından da esintiler taşıyan ve kendisinin de küçük bir rolde oynadığı film, farklı festivallerde beğeni kazandı.
Bunu 2008'deki "O… Çocukları" filminin senaryosu izledi.
"Sis ve Gece", "Ada: Zombilerin Düğünü", "Ejder Kapanı", "Mar" ve "Yer altı" filmlerinde de oyuncu olarak yer aldı.
Ülke TV ve Kanal 24'teki performansı
Türkiye kamuoyu artık onun adını duymaya başlamıştı. 2010'da Birgün, daha sonra Radikal gazetesinde yazdığı köşe yazıları ile de ününü artırdı.
Önder, farklı bir solcu profili çiziyordu. İslamcı-muhafazakâr kesimle de diyalog geliştirebilen biriydi. Bu kesimin TV'lerine çıkıyor, gazetelerine röportaj veriyordu.
Özellikle Ülke TV'de yayımlanan "Meksika Sınırı" programında konuk ve Kanal 24'teki "Kafa Dengi" programında programcı olarak performansı, muhafazakâr çevrelerde de dikkat çekmesi açısından önemli oldu.
2010'da Birgün ve ardından Radikal gazetelerinde köşe yazıları yazdı.
Önder, farklı bir solcu profili çiziyordu. İslamcı-muhafazakâr kesimle de diyalog geliştirebilen biriydi. Bu kesimin TV'lerine çıkıyor, gazetelerine röportaj veriyordu.
Siyasete atıldı
2011'de ise hayatı parlamenter siyasete doğru evrildi.
Önder, o yıl yapılan genel seçimlerde Emek, Özgürlük ve Demokrasi Bloku'nun bağımsız adayı olarak İstanbul milletvekili seçildi.
2013'te, Kürt siyasetini ve Türkiye'nin sol muhalefetini aynı çatı altında birleştirmeyi hedefleyen HDP'nin kurulmasıyla daha da önemli bir isim haline geldi.
Partinin eş genel başkan yardımcısı oldu.
Önder, HDP'nin kurulması öncesi 2013'teki Gezi Parkı eylemlerinde, parktaki eylemler içinde yer alan ilk milletvekiliydi.
Türkiye'de 2013-2015 arasındaki "çözüm süreci" olarak adlandırılan dönemin en önemli isimlerden biriydi.
Terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan'ın hapis yattığı İmralı Cezaevi'ne ve Kandil'e giden ekipler içinde yer aldı.
2013'te Diyarbakır'daki Nevruz kutlamalarında Öcalan'ın "Silahlı unsurlarımız sınır ötesine çekilsin" çağrısını yaptığı mektubu ile 2014 ve 2015 Nevruz kutlamalarında Öcalan'ın yolladığı mektupların Türkçe'sini okudu.
Önder 6 Aralık 2018'de "terör propagandası yapmak" suçlamasıyla tutuklandı, 4 Ekim 2019'da serbest bırakıldı.
Ardından tekrar milletvekili seçilen Önder, DEM Parti İstanbul Milletvekili olarak TBMM Başkanvekililiği yapıyor.
Önder ayrıca PKK lideri Abdullah Öcalan ve hükümet ile görüşmeler yürüten İmralı heyetinde yer alıyor.
