Akbelen'de zeytin ağaçları madencilik için sökülüyor: Halk ve şirket ne diyor?

Akbelen'de zeytin ağaçları madencilik için sökülüyor: Halk ve şirket ne diyor?
Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit
A- A+ Paylaş

Merve Kara Kaşka
BBC Türkçe / Londra

Muğla'nın İkizköy Mahallesi'ne bağlı Akbelen mevkinde zeytinlik alanların madene açılmasına direnen dört kişi gözaltına alındı.

Gözaltına alınanlar karakoldaki işlemleri sonrası serbest bırakıldı.

Yerel halkın BBC Türkçe'ye verdiği bilgiye göre 15 Eylül sabahı erken saatlerde, kolluk kuvvetleri eşliğinde bölgede zeytin ağaçlarının sökümü için çalışmalar başladı.

Akbelenlilerin avukatı Arif Ali Cangı, BBC Türkçe ile paylaştığı video mesajında, "İşi oldu bittiye getirip Anayasa'ya aykırı, hukuka aykırı bir kanunla zeytinleri sökmek istiyorlar" dedi.

Bölgedeki Yeniköy ve Kemerköy termik santrallerinin sahibi YK Enerji, 15 Eylül'de basına gönderdiği bilgi notunda, öncelikle ruhsat sahasında bulunan 151 adet zeytin ağacının taşınacağını açıkladı.

Şirket ayrıca, usul ve esaslara atıfta bulunarak zeytin ağaçlarının taşınabileceğini; taşınamaması durumunda yerine iki katı kadar zeytin ağacı dikilmesi gerektiğini vurguladı.

YK Enerji, IC İçtaş–Limak ortaklığında kurulmuştu.

Tartışmalı süreç nasıl başladı?

Yeniköy-Kemerköy termik santrallerine yakıt sağlayan linyit madeni sahasının genişletilmesi için 2019'da başlayan çalışmalar, geçmişte de Akbelenlilerin direnişiyle karşılaştı.

Enerji ve madencilik faaliyetlerini hızlandırmayı amaçlayan yeni kanunla birlikte Akbelen'de zeytinliklerin sökümünün yeniden başlaması bekleniyordu.

7554 Sayılı Kanun, 24 Temmuz'da Resmi Gazete'de yayımlanarak yasalaştı.

Kanunun 11. maddesine eklenen geçici bir maddeyle, Muğla'da İkizköy ve çevresindeki 50'den fazla mahalle kömür istimlak sahası olarak belirlendi.

Bu madde, ilgili sınırlar içinde maden faaliyetleri yürütülmesinin ve zeytin ağaçlarının bu alanlardan taşınmasının önünü açtı.

Buna göre zeytinlerin taşınma ya da kesim işleminin nasıl uygulanacağına dair usul ve esaslar 4 Ağustos'ta yürürlüğe girdi.

Muhalefet partileri 8 Eylül'de kanunu Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) götürmeyi planlıyordu.

Ancak Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) İstanbul yönetimine 2 Eylül'de kayyum atanmasının ardından AYM'ye başvuru yapılması ertelendi.

15 Eylül'de neler yaşandı?

BBC Türkçe'ye konuşan Akbelenli Muzaffer Döşeme, köyde bu sabah çok sayıda jandarma olduğunu, köye "TOMA bile getirildiğini" söyledi.

Akbelenli kadınlardan biri, "İkizköy Direniyor" adlı sosyal medya hesabından paylaştığı videoda çocuğunun bugün gözaltına alındığını belirterek sordu:

"Benim çocuğun suçu neymiş merak ediyorum? Vatanını korumak, toprağını korumak, zeytinini söktürmemek için mi getirmişler buraya?"

Bugün gözaltına alınan ve işlemleri sonrası serbest bırakılan isimler arasında İkizköy Muhtarı ve aktivist Nejla Işık da vardı.

Nejla Işık, Akbelenlilerle birlikte yaklaşık altı yıldır "ormanın talan edilmesi" olarak tarif ettiği sürece karşı mücadele ediyor.

Işık, serbest bırakıldıktan sonra yaptığı açıklamada, normal şartlarda bir ay sonra zeytinlerin hasatına başlamayı planladıklarını söyledi:

"Gittiğimizde şuurumuzu kaybettik. Üzerinde meyve olan ağaç sökülmez, dallar kesilmez, taşınmaz. Bunlar bizim alın terimiz."

7574 sayılı kanunun TBMM'de görüşüldüğü haziran ayında çok sayıda Akbelenli meclis binası önündeki protestolara katılmıştı.

Hukuki süreçte hangi aşamaya gelindi?

Akbelen halkını temsil eden avukatı Arif Ali Cangı, usul ve esasların iptali için 18 Ağustos'ta Yatağan ve Milas'tan 77 zeytinci adına Danıştay'da iptal davası açtıklarını söyledi.

Avukat Cangın, zeytincilerin taleplerinin "öncelikle Danıştay'ın yürütmeyi durdurma kararı vermesi" olduğunu belirtti.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER) üzerinden Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'na başvurduklarını da açıklayan Cangın ayrıca dosyanın AYM'ye gönderilmesini talep ettiklerini kaydetti ve bir çağrıda bulundu:

"Bu, acilen karar vermesi gereken bir talep. Ancak adli tatile rastlaması nedeniyle iş oldu bittiye getiriliyor. AYM'nin Danıştay'ın vereceği karar etkisiz hale getiriliyor.

"Kanuna aykırı bir emir uygulanırsa uygulayanlar da sorumluktan kurtarmaz. Lütfen hukuka uygun davranın. Hiç olmazsa Danıştay Sekizinci Dairesinin yürütmeyi durdurma konusuna vereceği kararı bekleyin."

YK Enerji ne diyor?

YK Enerji ise basına gönderdiği bilgi notunda, 25 Ocak 2016'da 321 parsel için "kamu yararı" kararı alındığını ve kamulaştırma işlemlerinin yapıldığını not etti.

Şirket buna karşın kamulaştırılan parsellerde zeytinlik alanların bulunması nedeniyle üretimin "ilerleyemediğini" aktardı.

Şirkete göre bu alanlarda yaşları 40-50 arasında değişen 151 zeytin ağacı tespit edildi, 7554 sayılı kanun ve ilgili usuller kapsamında zeytin ağaçlarının taşınması süreci başlatıldı.

YK Enerji, ağaçların "uzman bir heyet" tarafından "tek tek" incelendiğini ve taşınma raporlarının hazırlandığını vurguladı.

Şirketin açıklamasında, uzman heyetin zeytin ağaçlarının taşınma öncesi yüzde 75 oranında budanmasını tavsiye ettiği belirtildi.

Bunun gerekçeleri ise taşınma sırasında "kök-sürgün dengesini sağlamak, taşınma şokunu azaltmak, su kaybını minimize etmek" olarak sıralandı.

Zehra Nine genç kız torunuyla birlikte bir ağaca sarılmışlar, kendisi önde torunu arkada duruyor. Arkalarında ondan fazla jandarma belkiyor, ormanlık bir alandalar.

Akbelen'de direnişin sembollerinden biri olan "Zehra Nene" 14 Eylül'de hayatını kaybetti.

YK Enerji 10 Eylül'de Türkiye Tabiatını Koruma Derneği (TTKD) ile Milas'ta zeytin ağaçlarının taşınma süreçlerinin takibi amacıyla izleme ve raporlama protokolü imzaladığını duyurmuştu.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, sözleşme kapsamında TTKD'nin bilim kurulundaki akademisyenler, zeytin ağaçlarının taşındıkları yerlerdeki gelişim ve sağlık durumlarını inceleyecek, üç ayda bir rapor hazırlayarak kamuoyunu bilgilendirecek.

12 Eylül'de Muğla'nın Milas ilçesindeki maden sahalarında ilk zeytin ağacının "bilimsel yöntemlerle başarılı şekilde" taşındığı duyurulmuştu.

Ankara Üniversitesi Teknokenti bünyesinde projede taşınan ağaçların "tamamının yeni yerlerine uyum sağladığı" belirtilmişti.

Bazı uzmanlar zeytin ağaçlarının taşınabileceğini söylese de TEMA Vakfı gibi çok sayıda kurum buna karşı çıkıyor.

TEMA Vakfı zeytinlerin yok olmasıyla köylülerin geçim kaynağının, kültürünün ve anılarının yok olacağını vurguluyor.

Daha önce BBC Türkçe'ye konuşan TEMA Vakfı Çevre Politikaları ve Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Eylem Tuncaelli, sadece Muğla'nın Menteşe, Yatağan ve Milas ilçelerinde toplamda 59 köyün maden projeleriyle yok olma riski altında olduğunu söylemiş, "Bu köylerin 15'i kısmen, 10'u ise tamamen yok edilmiş durumda" demişti.

Bir yanıt yazın

Yanıt yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.