Gazze'ye yardım götüren Madleen gemisindeki 12 aktivistin, Ramle kentindeki Givon Cezaevi'nde ayrı hücrelerde tutulacağı iddia edildi. İsrail basını, Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in talimat verdiğini öne sürdü.
İsrail basınında yer alan haberlere göre, Gazze’ye insani yardım ulaştırmak amacıyla yola çıkan Madleen gemisindeki aktivistler, sınır dışı edilmeden önce Ramla kentindeki Givon Cezaevi’ne gönderilecek.
DÜNYA İLE İRTİBATLARINI KESECEKLER
Al Jazeera’nın aktardığına göre, aktivistler Aşdod Limanı'na ulaştıktan sonra kamuoyunun dikkatinden uzak tutulmaları amacıyla ccamları karartılmış araçlarla cezaevine götürülecek. İsrail’in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir’in, cezaevi yönetimine aktivistlerin her biri için ayrı hücre hazırlanması talimatı verdiği belirtildi. Ben-Gvir ayrıca, aktivistlerin gözaltı sırasında Filistin yanlısı semboller taşımasının engellenmesi ve kaldıkları hücrelerde televizyon, radyo gibi elektronik cihazlara erişimlerinin kısıtlanması talimatını verdi.
İnsan hakları avukatı Sara Bashi ise aktivistlere cezaevi üniforması giydirileceği haberlerine ilişkin açıklamasında, "Bu, İsrail hükümeti için çok sıra dışı bir hareket olur. Bu insanlar mahkûm değil gözaltındalar. Geçmişte İsrail'e giren ve girmesine izin verilmeyen kişiler kendi giysileriyle sınır dışı edilmişti. Burada niyetin ne olduğundan emin değilim" ifadelerini kullandı.
TEKNE AŞDOD LİMANINA ÇEKİLDİ
Gazze Şeridi'ne insani yardım götürmeye çalışırken İsrail güçleri tarafından engellenen Madleen adlı yelkenli tekne İsrail'in Aşdod limanına götürüldü.
Fransız Haber Ajansı AFP'nin fotoğrafçısının verdiği bilgiye göre, tekne yerel saatle 20.45'te Aşdod limanına ulaştı.
İsrail askerleri, yelkenliye müdahale etti ve aralarında İsveçli iklim aktivisti Greta Thunberg'in de bulunduğu 12 Filistin yanlısı eylemciyi gözaltına aldı.
Eylemciler arasında Türkiye kökenli iki kişi bulunuyor.
İsrail Dışişleri Bakanlığı'na göre, Madleen gemisi Gazze'ye giderken İsrail güçleri tarafından durdurulduktan sonra gözaltına alınan 12 Filistin yanlısı aktivist, kendi ülkelerine gönderilecek.
Madleen adlı teknenin Gazze'ye gidişinin engellendiği ve İsrail'in liman kenti Aşdod'a doğru yol aldığı bildirilmişti.
Türk Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan son açıklamada, "gemiden iner inmez kendileriyle görüşmek ve serbest bırakılmalarını sağlamak için gerekli girişimler yapılmıştır" denildi.
Şuayb Ordu ile Almanya doğumlu Yasemin Acar adına girişimde bulunacağı açıklandı.
AYRILMAZLARSA GÖZALTI MERKEZİNE GÖNDERİLECEKLER
Bu arada Madleen gemisinde alıkonulan 12 aktivistin İsrail'den "hemen ayrılmayı reddetmesi" halinde Ramle kentindeki gözaltı merkezine götürüleceği bildirildi.
İsrail'deki Arap Azınlıkların Hakları Hukuk Merkezi (Adalah), İsrailli yetkililerin aktivistlerin durumuna ilişkin Adalah'a bulunduğu bilgilendirmeyi kaynak göstererek açıklama yaptı.
Açıklamada, gönüllülerin tamamının Usdud (Aşdod) Limanı'nda olduğu ve İsrail Göç İdaresi yetkililerine teslim edileceği belirtildi.
Açıklamada, İsrail'den ayrılmayı kabul eden Madleen gönüllülerinin bu gece Tel Aviv'deki Uluslararası Ben Gurion Havalimanı'ndan ülkelerine gönderilebilecekleri ifade edildi.
"Hemen ayrılmayı reddeden" aktivistlerin ise Ramle kentindeki gözaltı merkezine götürüleceği belirtildi.
NE OLMUŞTU?
"Özgürlük Filosu Koalisyonu (FFC)" adlı sivil toplum kuruluşunun, Gazze'ye yönelik ablukayı kırıp bölgeye yardım götürme amacıyla düzenlediği son misyon çerçevesinde 18 metrelik yelkenli, 1 Haziran'da İtalya'nın Katanya kentindeki San Giovanni Li Cuti Limanı'ndan Gazze için yola çıkmıştı.
Madleen gemisindeki aktivistler, İsrail ordusunun müdahale etmesi durumunda barışçıl tutumlarını sürdüreceklerini ve direniş göstermeyeceklerini duyurmuştu. İsrail ordusu, Gazze'ye yönelik ablukayı kırmayı amaçlayan Madleen gemisine müdahale etmişti.
Gemide Avrupa Parlamentosunun (AP) Fransız üyesi Rima Hassan ve Almanya vatandaşı FFC Basın Koordinatörü Yasemin Acar'ın yanı sıra Türkiye'den Hüseyin Şuayb Ordu, Brezilya'dan Thiago Avila, İspanya'dan Sergio Toribio, Hollanda'dan Marco van Rennes, Fransa'dan Baptiste Andre, Reva Viard, Pascal Maurieras ve Yanis Mhamdi, İsveçli iklim aktivisti Greta Thunberg ve gazeteci Omar Faiad olmak üzere 12 kişi bulunuyor.
Eylemciler arasında Türkiye kökenli iki kişi bulunuyor.
İsrail Dışişleri Bakanlığı'na göre, Madleen gemisi Gazze'ye giderken İsrail güçleri tarafından durdurulduktan sonra gözaltına alınan 12 Filistin yanlısı aktivist, kendi ülkelerine sınır dışı edilecek.
Madleen adlı teknenin Gazze'ye gidişinin engellendiği ve İsrail'in liman kenti Aşdod'a doğru yol aldığı bildirilmişti. Teknenin buraya varıp varmadığı konusunda net bir açıklama yok.
Türk Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan son açıklamada, "gemiden iner inmez kendileriyle görüşmek ve serbest bırakılmalarını sağlamak için gerekli girişimler yapılmıştır" denildi.
Şuayb Ordu ile Almanya doğumlu Yasemin Acar adına girişimde bulunacağı açıklandı.
Gemi, İsrail'in deniz ablukasına karşı çıkarak Gazze'ye "sembolik" miktarda yardım götürmeye çalışıyordu.
İsrail Dışişleri Bakanlığı, geminin "İsrail kıyılarına güvenli bir şekilde yol aldığını" ve yolcularının "kendi ülkelerine dönmelerinin beklendiğini" açıkladı.
Daha önce yerel basında geminin limana vardığı yönünde haberler çıkmıştı.
Freedom Flotilla Coalition (FFC - Özgürlük Filosu Koalisyonu) Telegram uygulamasında daha önceki güncellemesinde "İletişim kayboldu" mesajı paylaşmıştı.
Mesajda, Madleen isimli teknede can yelekleriyle elleri havada insanlar görülüyordu.
Tekne Gazze'ye 185 kilometre mesafede durduruldu.
Greta Thunberg yayımladığı bir videoda, uluslararası sularda İsrail güçleri tarafından "yollarının kesilerek kaçırıldıklarını" açıkladı.
İsrail Savunma Bakanı Israel Katz, aktivistlere İsrail'e getirildiklerinde 7 Ekim saldırısının görüntülerinin izletileceğini söyledi.
İsrail Dışişleri Bakanlığı, İsrail askerlerinin tekneye müdahalesinden sonra yaptığı açıklamada Madleen'i "ünlülerin selfie yatı" diye tanımladı.
Bakanlık teknedekilerin "zarar görmediğini" ve "güvenle" İsrail'e götürüldüklerini duyurdu.
Bakanlık, iklim eylemcisi Greta Thunberg'in can yelekli bir fotoğrafını da yayımladı.
Açıklamada "grubun bir kamyondan bile az olan yardım malzemesiyle tek amacı kamuoyunun dikkatini çekmek olan bir medya provokasyonu yapma girişiminde bulunduğu" savunuldu.
İsrail Savunma Bakanı Israel Katz pazar günü yaptığı açıklamada, "Madleen gemisinin Gazze'ye ulaşmasını engellemesi için orduya talimat verdim" demişti.
Ankara'dan tepki: 'Hukukun açık bir ihlali'
Dışişleri Bakanlığı, Madleen teknesine müdahale edilmesine tepki göstererek, "Uluslararası sularda müdahale hukukun açık bir ihlalidir" açıklamasını yaptı.
Açıklamada, "Gazze'ye insani yardım ulaştırmak amacıyla yola çıkan ve içinde vatandaşlarımızın da bulunduğu 'Madleen' adlı gemiye uluslararası sularda seyrettiği esnada İsrail güçlerince müdahalede bulunulması, uluslararası hukukun açık bir ihlalidir" dendi.
Dışişleri Bakanlığı açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
"Netanyahu hükümetinin, seyrüsefer serbestisini ve deniz güvenliğini de tehdit eden bu menfur saldırısı, İsrail'in bir terör devleti olduğunu bir kez daha ispatlamıştır.
"Gazze'de açlığı bir silah olarak kullanan ve insani yardımların ulaştırılmasını engelleyen İsrail'in soykırım politikalarına karşı uluslararası toplumun haklı tepkisi devam edecektir. İsrail'in saldırgan ve hukuk tanımaz tutumu, insanlık değerlerine sahip çıkan sesleri susturamayacaktır."
Madleen gemisinde kimler var?
Madleen adlı gemi, Freedom Flotilla Coalition (FFC - Özgürlük Filosu Koalisyonu) tarafından yönetiliyor ve 1 Haziran'da İtalya'dan ayrılarak İsrail ablukasını kırmak ve Gazze'ye yardım ulaştırmak amacıyla yola çıkmıştı.
Yardım malzemeleriyle birlikte 12 kişiyi taşıyan gemide İrlandalı aktör Liam Cunningham, Avrupa Parlamentosu'nun Fransız üyesi Rima Hassan ve iki Türkiye kökenli aktivist de var.
Türkiye kökenli gönüllerden biri Şuayb Ordu, diğeri ise Alman vatandaşı Yasemin Acar.
Acar, FFC Organizasyon Sorumlusu ve Yürütme Kurulu Üyesi.
Gemide Brezilyalı, Fransız, İspanyol ve Hollandalı aktivistler de var.
Gemide bulunan Avrupa Parlamentosu Üyesi Rima Hassan, AFP'ye yaptığı açıklamada "Silahlı değiliz, sadece insani yardım taşıyoruz" demiş ve "Son ana kadar hareket halinde kalacağız" diye de eklemişti.
BBC Arapça'ya konuşan Özgürlük Filosu Koalisyonu (FFC) yetkilileri, teknenin 2010'daki Mavi Marmara saldırısının 15. yıldönümüyle denk düşecek şekilde sembolik bir zamanlamayla yola çıkarıldığını söylmişti.
Greta Thunberg de tekne yola çıktıktan sonra yaptığı açıklamada şöyle konuşmuştu:
"Biz Filistinlilerin liderliğindeki daha geniş ve büyük, küresel Filistin özgürlük hareketinin bir parçasıyız. Hükümetlerimiz harekete geçmediği için buradayız.
"Buradaki haber Gazze'ye gitmemiz değil, İsrail Gazze'yi kuşatması ve İsrail'in onlarca yıldır insanlara bakı, etnik temizlik, soykırım ve he tür savaş suçu işlemesi."
FFC'nin yola çıkarttığı Conscience (Vicdan) adlı bir başka tekne Mayıs ayı başlarında Malta karasuları yakınlarındayken iki insansız hava aracı tarafından vurulmuştu.
FFC olaydan İsrail'i sorumlu tutmuş ama İsrail'den herhangi bir açıklama gelmemişti.
2010'da Mavi Marmara baskınında, Gazze'ye insani yardım götürmek üzere 22 Mayıs'ta Sarayburnu'ndan Filistin'e hareket eden Mavi Marmara gemisi Akdeniz'de uluslararası sularda 31 Mayıs gecesi İsrail askerleri tarafından baskına uğramıştı.
Baskında 10 kişi hayatını kaybetmiş, 50'yi aşkın kişi de yaralanmıştı.