Suriye'nin geçici cumhurbaşkanı Ahmed Şara, Bedevi-Dürzi çatışmalarının yaşandığı ve bir haftada 700'den fazla kişinin öldüğü Süveyda'da "acil ateşkes" ilan edildiğini duyurdu.
Şara, "Ülkenin içerisinden geçtiği durumun üstesinden gelmek için safları sıklaştırmanın ve bütünüyle işbirliği içinde davranmanın zamanıdır" dedi.
Sabah saatlerinde Cumhurbaşkanlığı'ndan yapılan açıklamada, şiddetli çatışmaların yaşandığı ve sokaklarda halen çok sayıda cesedin bulunduğu Süveyda'ya yeni ordu birliklerinin sevk edildiği belirtilmişti.
Şara'nın ofisi, tüm taraflara itidal çağrısı yapmış ve çatışmaları durdurmaya çağırmıştı.
Öte yandan ilan edilen ateşkesin sahada uygulamaya geçip geçmeyeceği belirsizliğini koruyor. Ateşkes açıklamasından sonraki saatlerde aşiretlere bağlı savaşçıların ateşkesi ihlal ettiğine dönük teyit edilmiş bilgiler paylaşıldı.
Whether the ceasefire will be upheld on the ground is unclear, with unverified reports on Saturday suggesting tribal fighters were already violating the agreement.
Suriye İnsan Hakları Ağı'na göre geçtiğimiz Pazar günü şiddetlenen çatışmalarda toplamda 718 kişi öldü.
18 Temmuz'da Süveyda şehir merkezinde BBC'ye konuşan Dürziler, şehrin etrafındaki aşiretlerin Dürzi mahallelere girmeye çalıştığını ve ilerlediğini, merkeze yaklaşık 4 - 5 kilometre mesafede olduklarını söylemişti.
İsrail ve Şam yönetimi arasında Cuma akşam saatlerinde varılan anlaşmaya göre, Suriye ordu birlikleri 48 saat için Dürzilerle Bedeviler arasındaki çatışmalara müdahale etmek üzere bölgeye girebilecekti.
İsrailli yetkili, gazetecilere yaptığı açıklamada, "Güneybatı Suriye'de devam eden istikrarsızlık sonrası, İsrail, Suriye güvenlik güçlerinin önümüzdeki 48 saat boyunca Süveyda'ya girmesine izin verdi" dedi.
Reuters haber ajansına göre Süveyda'nın doğusundaki Dera'dan Şam'a bağlı güvenlik birimleri bölgeye doğru yola çıktı.
İsrail, Şam yönetimine daha önce hiçbir Suriye askerinin güneye ilerlemesine izin vermeyeceğini, "sınırlarında İslamcı orduların konuşlanmasına müsaade etmeyeceğini" söylemişti.
Yerel halkın verdiği bilgiye göre binlerce Bedevi savaşçı Süveyda'ya doğru ilerlemeye ve Dürzi mahallelerine yaklaşmaya devam ediyor.
Suriye İnsan Hakları Ağı'na göre Pazar günü aralarında kadın ve çocukların da olduğu 321 kişi çatışmalarda hayatını kaybetti.
Suriye yönetimi ise 500'den fazla yaralının tedavi edildiğini ve yüzlerce ailenin şehrin dışına çıkarılarak tahliye edildiğini söyledi.
Süveyda halkı, dört gündür bölgeye giriş çıkışların kapandığını, sınırlı gıda maddesi ve içme sularının kaldığını, benzin, elektrik ve suya erişimin de kısıtlandığını söylüyor.
Cuma günü İsrail de Süveyda'ya "insani yardım" göndereceğini açıkladı:
"Süveyda'da Dürzi toplumuna yönelik son saldırılar sonrası Dışişleri Bakanı Gideon Saar, bölgedeki Dürzilere acil insani yardım gönderilmesi emrini verdi."
Suriye geçiş hükümeti ise, Süveyda'daki Dürzi savaşçıları ateşkesi ihlal etmekle suçluyor.
Cumhurbaşkanlığı'ndan yapılan açıklamada, "kanun dışı güçlerin" sivillere karşı "korkunç şiddet" uyguladığı kaydedildi.
Kanun dışı güçler ifadesiyle silahlı Dürzi gruplar kastediliyor.
Cumhurbaşkanlığı ayrıca, "İsrail'in Suriye'nin içişlerine sürekli ve açık müdahalesinin, daha fazla kaosa ve yıkıma yol açarak bölgesel durumu daha da karmaşık hale getirdiği" uyarısını yaptı.
Suriye devlet medyası, İsrail'in Süveyda'daki saldırılarına devam ettiğini bildiriyor.
İsrail'in Dürzilerin çoğunlukta olduğu Burnad şehrine bir saldırı yaptığı da kaydediliyor.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, kendi ifadesiyle Dürzi azınlığı korumak için güç kullanmaya devam edeceğini söyledi.
Donald Trump'ın İsrail'in Suriye'ye düzenlediği son saldırıları desteklemediği ve saldırıları tepkiyle karşıladığı da bildiriliyor.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tammy Bruce, "Memnuniyetsizliğimizi açıkça belirttik, özellikle de Başkan'ın memnuniyetsizliğini... Bunun durdurulması için çok hızlı şekilde çalıştık" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da kabine toplantısı sonrası, Suriye'deki gelişmeler nedeniyle İsrail'i suçladı ve "Gelinen aşamada bölgemizin en büyük sorunu, İsrail'in saldırganlığıdır" dedi.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) Pazar günü başlayan çatışmalarda yaklaşık altı yüz kişinin öldürüldüğünü bildiriyor.
İngiltere merkezli SOHR, Perşembe akşamı yaptığı açıklamada, Dürzi azınlığına mensup 300 kişinin öldürüldüğünü, bunların 146'sının savaşçı, 154'ünün sivil olduğunu duyurdu.
En az 257 hükümet personelinin ve 18 Bedevi savaşçının da öldürüldüğü kaydedildi.
Bilgilerini sahadaki yerel kaynaklarına dayandıran SOHR, hükümet güçleri çoğunluk olmak üzere ve bazı Dürzi savaşçıların da yargısız infaz yaptığını iddia ediyor.
Suriye'nin geçici cumhurbaşkanı Ahmed Şara, ülkenin Dürzi vatandaşlarını korumanın "önceliği" olduğunu söylemişti.
Süveyda'ya müdahale sırasında kanun dışı hareket eden hükümete bağlı güçlerin de soruşturulacağı sözünü vermişti.
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği'nden yapılan açıklamada da, Süveyda'daki durumun çok kritik ve endişe verici olduğu belirtildi. Çatışmalardan dolayı "şu an insani yardım ulaştırma kapasitemiz son derece kısıtlı. Tüm taraflar insani yardım geçişlerine izin vermeli" dedi.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk de, "Bu kan gölü ve insan hakları ihlalleri durmalı, tüm halkların uluslararası hukuka uygun şekilde korunması en önemli öncelik olmalıdır." açıklaması yaptı.
Bu noktaya nasıl gelindi?
Dürzi gruplar ve bölgedeki Bedevi aşiretler arasındaki çatışmalar 13 Temmuz Pazar günü başladı.
Daha sonra Bedevilerin vilayetin batı ve kuzeyindeki Dürzi yerleşimlerini hedef almasıyla çatışmalar Süveyda'nın diğer kısımlarına sıçradı.
Çatışmaların büyümesi ile Şam hükümeti bölgeye 14 Temmuz'dan itibaren zırhlı güçlerini gönderdi.
15 Temmuz'da Şam yönetimi güçlerinin kente girmesiyle İsrail zırhlı araçlara hava saldırıları yaptı.
16 Temmuz'da İsrail, Şam'daki Savunma Bakanlığı'nı ve cumhurbaşkanlığına yakın bir askeri noktayı hedef aldı.
Aynı gün ABD, tüm taraflar arasında bir anlaşma sağlandığını kaydetti. Bu açıklamalar sonrası Şam yönetimine bağlı güçler Süveyda'dan çekildi.
Süveyda'da yaşayan bazı Bedevi aileler çatışmalardan kaçarak bölgedeki tarlaları ve bahçelerde kamp kuruyor.
17 Temmuz'da ise bölgeden yeniden silahlı çatışma haberleri geldi.
Suriye devlet medyası da, İsrail'in Süveyda'da Dürzilerin çoğunlukta olduğu ve çatışmaların yaşandığı bölgelerde yeni saldırı düzenledi.
Faklı Dürzi gruplar var
Dürziler, Şam yönetiminin Mayıs ayındaki çatışmalar sonrası varılan anlaşmayı ihlal ettiğini savunuyordu.
Dürzi liderler, Şam yönetimine karşı olmadıklarını ve Dürzi grupların da yer alacağı bir üniformalı güvenlik biriminin kurulması konusunda "aylar önce" devletle anlaşıldığını savunuyor.
Dürzi çoğunluğun yaşadığı bölgelerde topluluklar farklı şeyhlerin nüfuzunu kabul ediyor.
Bazı gruplar iç savaş boyunca silahlanarak kendilerini korumayı öğrendiklerini; yeni İslamcı yönetime güvenemeyeceklerini söylüyor ve kendi özerk yönetimlerini oluşturmak istiyor.
Bazı gruplar Suriye'deki merkezi yapıyla anlaşmak ve eski düzeni korumaktan yana; bu konuda Şam'daki yeni yönetime de güveniyor.
2011'de patlak veren iç savaş öncesinde Suriye'de 700 bin Dürzi yaşıyordu.
Azınlığın büyük kısmı hâlâ Süveyda vilayetinde yaşıyor.