Temmuz ortasından beri kavurucu sıcaklarla boğuştuk ardından kısa süreli yağmurlarla biraz olsun nefes aldık. Şimdi de aralıksız esen poyrazın etkisi altındayız. Sıcaklıklar mevsim normallerinin biraz üzerinde seyretmeye devam ederken, poyrazın bu kadar uzun sürmesi normal mi? Bu durum ne zamana kadar devam edecek? Önümüzdeki günlerde hava nasıl olacak? En önemlisi yağmur ne zaman yağacak? Tüm bu soruları Hurriyet.com.tr'den İsmail SARI, İstanbul Aydın Üniversitesi Öğretim Üyesi Meteoroloji Uzmanı Dr. Güven Özdemir ile mercek altına aldı. Alıntılayarak aktarıyoruz:
Temmuz ortasından itibaren hava adeta kavurucu sıcaklarla bunaltmaya başladı; öyle ki klimalar bile serinletmekte yetersiz kaldı. Kısa süreli yağmurlar biraz nefes aldırsa da kuraklık etkisini sürdürmeye devam diyor.
Şimdi ise etkisini hissettiren poyraz, sıcaklıklarda bir nebze düşüş sağlasa da mevsim normallerinin üzerinde seyretmeye devam ediyor. Peki, bu uzun süredir esen poyraz normal mi, etkileri neler? Önümüzdeki günlerde bizi nasıl bir hava bekliyor?
10 GÜN BOYUNCA SÜREN POYRAZ NORMAL Mİ?
İstanbul Aydın Üniversitesi Öğretim Üyesi Meteoroloji Uzmanı Dr. Güven Özdemir, rüzgârın şiddetini koruyacağını ve zaman zaman daha da artabileceğini belirterek, “Poyraz bugün ve yarın da aynı şiddette devam edecek. Zaman zaman hamleli esecek” dedi.
Ayrıca Dr. Özdemir, poyrazın 10 gün boyunca etkili olmasının olağan ya da olağandışı olarak değerlendirilemeyeceğinin de altını çizerek, “Meteoroloji açısından bu durumu olağan ya da olağandışı diye sınıflandıramayız. Basra alçak basıncının Anadolu içlerine doğru ilerlemesi ve Karadeniz üzerinden gelen yüksek basınçla birleşmesi bir sıkışma meydana getiriyor. Bu da kuvvetli rüzgâra yol açıyor” ifadelerini kullandı.
MARMARA VE EGE’DE KUVVETLİ OLACAK! POYRAZ NE ZAMAN SONA ERECEK?
Rüzgârın özellikle Marmara ve Ege kıyılarında etkili olduğunu vurgulayan Dr. Güven Özdemir, “Bu bölgelerde rüzgâr kuvvetli esmeye devam edecek. En büyük sorun ise kuraklık. Özellikle Marmara Bölgesi’nde etkisini giderek artırıyor. Bölgedeki tarım arazilerinde ciddi sorunlar yaşanıyor. Balıkesir ile Çanakkale arasında yaptığım yolculukta bütün ayçiçeği tarlaları neredeyse kurumuş durumda. Susuzluk da ciddi bir sorun haline geldi” ifadelerini kullandı.
Poyrazla birlikte yangın riskinin de arttığına değinen Dr. Özdemir, “Bu nedenle çok dikkatli olunmalı. Yangınların çoğu insan kaynaklı olsa da kuvvetli rüzgâr bu durumu ne yazık ki daha da tehlikeli hale getiriyor” uyarısında bulundu.
Poyrazın cumartesi günü sona ermesinin beklendiğini de belirten Dr. Özdemir, “Ancak kesin konuşmak için erken. Durumu takip ediyoruz, poyraz devam da edebilir. Pazartesine kadar uzayabilir” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Afet İşleri Dairesi Afet Koordinasyon Merkezi (AKOM) etkisini artırması beklenen fırtına nedeniyle yaşanabilecek olumsuzluklara karşı vatandaşları uyardı. AKOM'dan yapılan açıklamada, İstanbul başta olmak üzere Marmara Bölgesi genelinde çarşamba gününden beri etkili olan poyraz fırtınasının bugün etkisini artırarak kısa süreli hamlelerle kuvvetli fırtına şeklinde eseceğinin öngörüldüğü belirtildi. Fırtınanın gece saatlerinden itibaren kuvvetini azaltması, cumartesi akşam saatlerinden itibaren ise bölge genelinde etkisini kaybetmesinin beklendiği aktarılan açıklamada, İstanbul'da gelecek hafta boyunca hava sıcaklıklarının gün içerisinde 28-31 derece aralığında seyredeceği, gece saatlerinden ise 20 dereceler civarına gerileyerek serin günler yaşanacağının tahmin edildiği kaydedildi. Açıklamada, kuvvetli rüzgar ve fırtına nedeniyle yaşanacak olumsuzluklara karşı vatandaşların hazırlıklı ve tedbirli olmasının önem arz ettiği vurgulandı.
YAĞMUR BEKLENİYOR MU?
Son günlerde sıkça gündeme gelen Bodrum ve Çeşme, maalesef susuzlukla karşı karşıya kaldı. Türkiye’nin en popüler tatil beldelerinden Çeşme’de su sıkıntısı artık kritik bir boyuta ulaştı. Benzer şekilde, Bodrum’da da barajlar alarm vermeye başladı. İstanbul’da da durum pek parlak değil ve yağmura ihtiyacımız var. İşin kötü tarafı ise ülkemizde yağışlar son 52 yılın en düşük seviyesinde seyrediyor.
Peki, önümüzdeki süreçte poyraz sonrası, biraz olsun rahatlama sağlayacak yağış bekleniyor mu?
Dr. Güven Özdemir, bu hafta sonu ve önümüzdeki süreçte yurt genelinde yağmur beklenmediğinin altını çizerek, “Yağmur yok bol bol rüzgâr var. Hatta hava sıcaklıkları da mevsim normallerinin biraz üzerinde seyredecek. 32-34 derece civarında olacak diyebilirim. Ne yazık ki su sorununa çözüm getirecek yağışlar beklenmiyor. Sadece Akdeniz Bölgesi’nde özellikle Toroslar çevresinde yerel yağışlar görülebilir” şeklinde konuştu.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Afet Koordinasyon Merkezi (AKOM), yapmış olduğu açıklamada önümüzdeki hafta İstanbul’da sıcaklıkların artacağı belirtildi. AKOM’dan yapılan açıklamada “İstanbul’da geçtiğimiz hafta etkili olan yağışlı havaların ardından, önümüzdeki hafta boyunca güneşli yaz günlerinin tekrar yaşanması bekleniyor. Kuzeyli (Poyraz) yönlerden aralıklarla fırtına şeklinde (40-75 km/s) esmesi beklenen rüzgâr, sıcaklıkların aşırı yükselmesini engellese de hava sıcaklıklarının gün içerisinde 30-32 derece aralığına çıkacağı tahmin ediliyor” ifadelerine yer verildi.
‘YENİDEN ‘ATEŞ TOPUNUN’ İÇİNDE OLACAĞIZ’
Ağustos ayının ikinci haftasında beklenen sıcaklık artışı neden gerçekleşmedi?
Bu soruma “Aslında sıcaklıklar yüksek seyrediyor tam olarak gerçekleşmedi diyemeyiz” cevabını veren Dr. Güven Özdemir, şöyle devam etti:
“Ancak rüzgâr etkisi nedeniyle şu an ortalamanın biraz altında gibiyiz. Rüzgâr durduğu anda yeniden yüksek sıcaklıkların olma ihtimali yüksek. Güneyli hava akımları özellikle Basra ve Afrika üzerinden güçlü ataklar getirirse sıcaklıklar yeniden ciddi şekilde yükselecek ve yeniden ‘ateş topunun’ içinde olacağız. Bu senaryonun gerçekleşme olasılığı yüksek.”
Avrupa Orta Vadeli Hava Tahminleri Merkezi (European Centre for Medium-Range Weather Forecasts – ECMWF) verilerine göre, önümüzdeki günlerde sıcaklıklarda artış bekleniyor. Örneğin, 19 Ağustos tarihine ait yukarıdaki harita, birçok bölgede sıcaklıkların yükseleceğine işaret ediyor.
BU YIL YAZ BİR AY DAHA UZAYABİLİR’
Dr. Güven Özdemir, son yıllarda eylül ayının da giderek sıcak geçmeye başladığını belirtti:
“Ağustos ayının son 10-15 günü Anadolu’nun büyük bir kısmında genellikle yağışlı geçerdi, ancak artık bu yağış beklentisi azaldı. Bu yıl ise neredeyse hiç yağış görünmüyor. Özellikle güneydoğu Anadolu ve Akdeniz bölgelerinde yağışlar yok denecek kadar az. Yaz mevsimi bu yıl bir ay daha uzayabilir. Henüz vakit var ama mevcut verilere göre yaz mevsimi uzayacak gibi görünüyor.”
BU YIL KIŞ ALIŞILMIŞIN DIŞINDA SOĞUK VE HAREKETLİ OLABİLİR Mİ?
Yeni yayınlanan uzun vadeli hava tahminlerine göre, 2025/2026 kış mevsiminin Kuzey Yarımküre’de alışılmışın dışında soğuk ve hareketli geçebileceği öngörülüyor. Bu durumun en önemli iki nedeni olarak zayıf bir La Niña evresi ile zayıf bir Kutup Girdabı gösteriliyor.
Peki, bu yorumlara katılıyor musunuz?
Dr. Güven Özdemir, bu tahminlerle ilgili değerlendirmesinde, “Kutup girdabı zayıfladığı zaman atmosferde salınım artar. Bu salınım, güney enlemlere doğru hareket ederken, kuzey enlemlerde ise bir çıkış meydana gelir. Bunu bir misketi bir tasta hızlıca döndürmeye benzetebiliriz; hız yavaşladığında ise yukarı-aşağı salınım başlar. Eğer kutup girdabı hızını kaybederse, farklı hava kütleleri ülkemize ulaşabilir” dedi.
La Niña etkisinin de bu kış görülebileceğini ifade eden Özdemir, “Şu an için kesin konuşmak zor olsa da, Hint Okyanusu ve Pasifik’teki rüzgâr salınımlarına baktığımızda böyle bir senaryoya işaret ediyor. Ancak gelişmeleri yakından takip etmemiz gerekiyor” diye ekledi.
SONBAHARDA KUVVETLİ YAĞIŞLAR GÖRÜLEBİLİR Mİ?
Uzun vadeli hava tahminlerinde, Britanya Adaları ile Akdeniz çevresinde yağışların artması, Orta Avrupa’da ise daha sakin bir hava düzeninin hâkim olması öngörülüyor.
Bu doğrultuda, sonbaharın yağışlı geçme ihtimali bulunuyor mu?
Dr. Güven Özdemir, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Atlas Okyanusu’ndaki deniz suyu sıcaklıkları yüksek seyrediyor. Mevsim sonbahara dönerken bu durum bazı hava hareketliliklerine işaret ediyor ve bu hareketlilik yağışların artmasına neden olabilir” dedi.
Dr. Özdemir, “Üst seviyedeki soğuk havanın alçak seviyelere inmesi yağışları tetikleyebilir. İzlanda alçak basıncının etkisiyle biz de bundan etkilenebiliriz. Ancak şu aşamada kesin konuşmak zor” ifadelerini kullandı.