23 Nisan’da Marmara Denizi’nde meydana gelen 6,2 büyüklüğünde deprem büyük paniğe yol açtı. Depremin ardından çok konuşulan konulardan biri de deprem kabinleri. Evlerine deprem kabini alarak kendilerini depremden korumak isteyenlerin sayısı gün geçtikçe artıyor. Ancak acele etmeyin çünkü deprem kabinleri sandığınız kadar güvenli olmayabilir.
İnşaat mühendisleri Odası eski başkanı, Türkiye Deprem Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Cemal Gökçe, “Kabinler binada hasara hatta yıkıma neden olabilir” dedi ve çok önemli bilgiler verdi.
‘YAYGIN OLARAK KULLANILMA ŞANSI YOK’
“Deprem kabinleri hayat kurtarır mı?” diye sorduğumuz Cemal Gökçe, “Korku insanlara dağları aşırır diye bir söz vardır. Deprem kabinleri de böylesi bir anlayışla ortaya çıktı. Gördüğümüz deprem manzaraları hiç de iç açıcı değil; birçok yapı yerle bir oluyor, tanıdığımız ya da tanımadığımız sayısız insanın kaybına şahit oluyoruz. Bu da yapıların güvenli olmadığı durumlarda kaygıya itiyor” dedi ve ekledi:
“Deprem bir doğa olayıdır ancak insanların deprem korkusu bir noktadan sonra ticari bir kazanıma dönebiliyor. Ben açıkçası deprem kabinlerine bu şekilde bakıyorum. Deprem kabinlerinin yaygın olarak kullanılma şansı yok. Kullanmanın da çok doğru olduğunu düşünmüyorum.”
‘BU KORKU DEPREMİN KENDİSİNDEN DAHA TEHLİKELİ’
Deprem anında koşup kabinin içine girme şansının da olmadığından bahseden Gökçe şunları söyledi:
“Yıkıma sebep olabilecek büyüklükte bir depremde zaten yürüyemezsiniz, olduğunuz yere çökmeniz ve kendinizi korumanız gerekir. Böyle bir anda deprem kabinine yürüyemez, giremezsiniz. Sarsıntı bittikten sonra da hızla evinizi terk etmelisiniz. Ne yapacaksınız, deprem olur diye sürekli kabinin yanında mı duracaksınız. Bu korku depremin kendisinden daha tehlikelidir. Tüm bunları göz önüne alırsak, deprem kabinlerinin sağlıklı bir anlayış olmadığına inanıyorum.”
DEPREM KABİNLERİ BİNANIN DENGESİNİ BOZAR MI?
Deprem kabinleri çok ağır malzemelerden özellikle çelikten yapılıyor. Peki bu ağırlık binanın dengesiyle ilgili bir probleme sebep oluyor mu?
Cemal Gökçe bu soruyu şöyle yanıtladı:
“Eviniz, yapınız ne kadar ağırsa deprem kuvvetleri de yapınızı o kadar fazla etkiler. Eviniz, yapınız ne kadar hafifse deprem kuvvetleri yapınızı o kadar az etkiler. Siz ve komşularınız evinizi ağır malzemelerle doldurmuşsanız deprem kuvvetleri daha fazla etki edecektir.
Düşünsenize bir binada birkaç dairede deprem kabini olduğunu. Bina daha ağır olacak ve deprem daha fazla etki edecektir. Deprem kabini de çok ağır olduğu için, bir deprem anında binanın hasar almasına ve hatta yıkılmasına dahi sebep olabilir.”
DEPREM KABİNLERİ ALT KATTA YAŞAYANLARI RİSKE ATIYOR MU?
Gökçe, “Evet, deprem kabinleri alt katta yaşayanları riske atıyor” dedi ve şunları söyledi:
“Az önce de dediğim gibi yapınız ne kadar ağırlaşmışsa, deprem kuvvetlerinin etkisi de o kadar fazla olur. Depremi az hasarla atlatacak bir bina, belki de kabinin ağırlığı sebebiyle ağır hasar alacak. Bina ağırlığını arttırarak da tabii ki komşuları büyük bir riske sokmuş oluyorsunuz.”
Kadıköy'de yaşayan Pınar Tunca, eski bir apartmanın zemin katı altında yer alan dairesine, bir firmayla 115 bin liraya anlaşarak deprem kabini yaptırmak istedi. Tunca'nın iddiasına göre apartman merdivenlerinden sığmayan deprem kabininin iskeleti ikiye kesilerek vidalarla tekrar monte edildi; kabine çıkış kapısı olarak ise cam pencere takılmak istendi. Şirket yetkililerinin uzun süre telefonlarına yanıt vermediğini belirten Tunca, bir internet sitesinde ve sosyal medyada şikayetlerini dile getirdi. Pınar Tunca, "Gözümün gördüğü ve algılayabildiğim bir şeyden böyle sakınmıyorlarsa, anlamadığım ve gözümün görmediği noktalarda neler yapılmıştır diye düşündüm. Yani, deprem kabinine cam kapı getirdi adamlar. İnsanların korkuları üzerinden tüccarlık yapmaları ve böyle ölüm kabini gibi bir kabin yapmalarının çok çirkin olduğunu düşünüyorum" dedi.
KAYNAK: Hürriyet Gazetesi