Esra TANRIVERDİ

Yeni nesil vicdan mı, bencillik mi?

Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit
A- A+ Paylaş

"Ben artık kendimi önceliğim yaptım." "Hayatımda toksik insanlara yer yok." "Enerjimi düşüren kim varsa çıkarıyorum hayatımdan."
Bu cümleleri son zamanlarda duymayan kaldı mı? Bir danışanım geçen gün şöyle dedi: “Esra Hanım, ben artık kimseyi taşımak istemiyorum. Sadece kendime iyi gelmek istiyorum.” Ona hak verdim ama sonra sordum: “Peki, kimseyi taşımamak derken gerçekten kendine mi iyi geliyorsun, yoksa duygulardan kaçıyor musun?”

Bugünlerde hepimiz kendimize iyi davranmayı konuşuyoruz ama bu davranışın içeriği nedir, pek sorgulamıyoruz. Öz şefkatle bencillik arasında çok ince bir çizgi var ve sanki bu çizgi artık bulanıklaşmaya başladı.

Öz şefkat mi? Öz savunma mı?

Psikolojide öz şefkat, kişinin zor duygularla başa çıkarken kendine anlayış göstermesini ifade eder. Ancak bu, sorumluluklardan kaçmak, sınır koymak adı altında başkalarını yok saymak anlamına gelmez.

Bazı danışanlarım, “Ben artık empati kurmak istemiyorum,” diyor. Oysa empati, sadece başkası için değil, insan olarak varoluşumuzun bir parçası. Kendimize empati geliştirirken başkasını da görmezden gelemeyiz.

Bencilliğin parfümlü hali mi?

Modern zamanların ‘kendine iyi davran’ mottosu bazen bana şöyle geliyor:

Eski zamanların açık bencilliği, bugün parfümlü bir dille, ‘öz bakım’ olarak sunuluyor. Kırmak yerine sınır koymak, yalnız kalmak yerine kendini korumak deniyor. Bu dili kullanmak bizi iyi hissettiriyor ama acaba geride kalanları ne kadar fark ediyoruz?

Kendine iyi davranmak, elbette çok değerli. Özellikle kadınlar yıllarca hep “önce başkası” demeye şartlandırıldı. Ama iyilik, kendimize dönmenin yanında başkasını da gözetebilmek değil midir?

Vicdanı susturmak mı, yeniden tanımlamak mı?

Yeni nesil vicdan tanımı, bireysel iyilik hali üzerine kurulu. Ancak ben bu tanımın eksik olduğunu düşünüyorum. Vicdan, sadece bana mı iyi geliyor, yoksa bizim varoluşumuzda ötekine de yer açıyor mu?

Gerçek öz şefkat, kendi sınırlarını korurken başkasının varlığına da duyarlı kalabilmektir. İlişkiler, sadece ‘ben’i değil, ‘biz’i de içerir.

Son söz yerine:

Kendine iyi davran. Ama bunu yaparken başkalarını unutarak değil, kendini merkezine alarak ama evrenin merkezine koymadan…

Çünkü gerçek iyilik, başkasına da iyi gelen bir haldir.

Bir yanıt yazın

Yanıt yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Esra TANRIVERDİ yazıları